Sanık hakkında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 27/05/2010 tarihli iddianamesiyle yağma suçundan kamu davası açılmış, İzmir 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 03/05/2011 tarih ve 2010/183 esas 2011/73 sayılı karar ile yağma suçundan mahkumiyet kararı verilmiş, sanık müdafii tarafından temyiz üzerine dosya dairemize gelmiş, dairemizin 02/07/2012 tarih 2012/2467 esas 2012/13124 karar sayılı ilamı ile düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18/03/2016 gün 2016/93332 sayılı yazıları ile itiraz yasa yoluna başvurulması üzerine, dosya dairemize gönderilmekle okunarak gereği düşünüldü.

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A

5271 sayılı CMK"nın 6352 sayılı Yasanın 99. maddesi ile değişik 308. maddesi gereğince yapılan incelemede,

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18/03/2016 gün 2016/93332 sayılı yazılarında özetle,

Müştekinin polise bildirmesiyle parayı ödeyeceği vaadiyle buluşma yeri ayarlandığı, sanık buluşmaya üzerindeki suça konu iki adet senet ve iki adet cep telefonuyla geldiği ve burada yakalandığı sanığın buluşma yerine yanında senetlerle ve telefon ile birlikte gelmesi kastının sadece alacağı tahsil olduğunu ortaya koyduğu, bu nedenle sanığın eylemine uyan 5237 sayılı yasanın 150/1. maddesinin uygulanması gerektiğinden kararın sanık lehine bozulması talebiyle itiraz yasa yoluna başvurulmuştur.

Yukarda izah olduğu üzere;

1) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının İTİRAZIN KABULÜNE,

2) Dairemizin 02/07/2012 tarih 2012/2467 esas 2012/13124 karar sayılı düzeltilerek onama kararının KALDIRILMASINA,

Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir;

Ancak;

Olay tarihinden önce sanığın müştekiye borç para verdiği, bunun kambiyo senedine bağlanmadığı, sanığın müteaddid defalar alacağını istemesine rağmen müşteki tarafından oyalandığı, olay gecesi yine sanığın alacağını istemek amacıyla müştekinin işyerine gittiği, müştekinin ödeme gücünün olmadığını söylemesi üzerine bıçakla tehdit ederek iki adet biri 1000.-TL diğeri 10.000.-TL değerinde seneti imzalattığı, masa üzerinde bulunan iki adette cep telefonunuda alarak işyerinden ayrıldığı, müştekinin şikayeti üzerine, polisin yönlendirmesiyle buluşma yeri belirlendiği, müşteki borcunu ödeyeceğini söyleyerek buluşma yerine sanığı çağırdığı, sanığın almış olduğu senetlerle ve iki adet cep telefonu ile buluşma yerine gelmiş olduğu anlaşılmakla, sanığın sırf alacaklı olduğu parayı tahsil edebilmek amacıyla mağdura yönelik silahla tehdit suçunu gerçekleştirmesi biçimindeki eyleminin 5237 sayılı Yasanın 150/1. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden sanık hakkında yazılı şekilde uygulama yapılması,

Bozmayı gerektirmiş, hükümlü müdafiiinin temyiz itirazları yerinden görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 31/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.