4. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/4136 Karar No: 2016/6347 Karar Tarihi: 09.05.2016
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/4136 Esas 2016/6347 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2016/4136 E. , 2016/6347 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat .. tarafından, davalılar ... ve diğeri aleyhine 15/07/2015 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın yargı yolu ve husumet yokluğu nedeniyle reddine dair verilen 07/12/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere göre davacının davalı .. yönelik temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacının davalı ... yönelik diğer temyiz itirazlarına gelince, Dava, kişilik haklarına haksız saldırı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, dava dilekçesinin davalı ... yönünden yargı yolu nedeniyle reddine, diğer davalı yönünden de pasif dava ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, .. profesör sıfatıyla öğretim üyesi olarak görev yaptığını, ancak davacıya mobbing uygulanması, az ders verilmesi ve asistan verilmemesi nedeniyle akademik çalışmalarını yapamaz hale geldiğini, bu nedenle ders ücreti ve önceden döner sermaye olarak ödenen performans ücretini alamadığını belirterek, uğranılan zararın davalılardan tazmini isteminde bulunmuştur. Davalılar, iddiaların yersiz olduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, Davalı ... yönünden açılan davanın yargı yolu nedeniyle reddine, diğer davalı yönünden de husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir. Anayasa 129/5 maddesinde, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken işledikleri kusurlardan doğan tazminat davalarının, ancak idare aleyhine açılabileceği benimsenmiştir. Ne var ki, bu kural mutlak olmayıp; idari yetkilerin kullanılma alanı ile eş anlatımla, idari işlem ve eylem niteliğini yitirmemiş davranışlar ile sınırlıdır. Özellikle, haksız eylemlerde; kamu görevlisinin, Anayasa’nın bu güvencesinden yararlanma olanağı bulunmamaktadır. Somut olayda davacı, davalı ..."nin .. atanmasının ardından kendisine iş ortamında mobbing uyguladığı iddiasıyla tazminat isteminde bulunmuştur. Şu durumda, açıkça kişisel kusura dayanılmıştır. O nedenle, Anayasa m.129/5 hükmünün göz önünde tutulabilmesi söz konusu değildir. Mahkemece, işin esasının incelenmesi; davalının kişisel kusurunun bulunup bulunmadığının araştırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken istemin pasif dava ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, davacının .. yönelik temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan sebeplerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 09/05/2016 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün onanması görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun (2) nolu bent yönünden bozma kararına katılmıyorum. 09/05/2016