Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/5639 Esas 2021/1624 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/5639
Karar No: 2021/1624

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/5639 Esas 2021/1624 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı-davacı çiftin boşanmasıyla ilgili kararın temyiz incelemesi yapılmıştır. Temyiz edilen hüküm, manevi tazminat talebi ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmiştir. Mahkeme, manevi tazminat talebi reddedilmiştir. Ancak, ortak çocuk için yapılacak velâyet düzenlemesi ve iştirak nafakasına hüküm verilmemesi nedeniyle hüküm bozulmuştur. Çocuk için iştirak nafakası hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Hükümde boşanma hakkında kanun maddeleri belirtilmemiştir. Ancak, velâyet düzenlemesi için Türk Medeni Kanunu'nun 182. maddesi, iştirak nafakası için ise yine Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesi uygulanmıştır.
2. Hukuk Dairesi         2020/5639 E.  ,  2021/1624 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından velâyet hakkında temyiz edilen hüküm, iştirak nafakası talebi ve tazminat miktarları yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 24.02.2021 günü temyiz eden davalı-davacı ... ile vekili Av..... geldiler. Karşı taraf davacı-davalı ... vasisi ... ve vekilleri gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Mahkemece verilen ilk hükümde kadın yararına hükmolunan manevi tazminat bozmanın kapsamı dışında kalmakla kesinleşmiş olup davalı-davacı kadının manevi tazminat miktarına yönelik temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davalı-davacı kadının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    a-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalı-davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    b-Mahkemece ortak çocuk Özgür hakkında sadece hükmün gerekçesinde velâyetinin anneye verildiğinden bahsedilmiş olup gerekçeli kararın hüküm fıkrasında açıkça velayetin anneye verildiğine dair hüküm tesis edilmeksizin "Velâyetin anneye verilen ergin olmayan ortak çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına" denmek suretiyle infazı kabil olmayacak şekilde velâyet düzenlemesi yapılması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    c-Boşanma veya ayrılık vukuunda çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlüdür (TMK m. 182). Bu hususu hakimin görevi gereği kendiliğinden dikkate alması gerekmektedir. O halde, velâyeti davalı-davacı anneye bırakılan tarafların ortak çocuğu 2008 doğumlu Özgür yararına iştirak nafakasına hükmedilmemesi usul ve kanuna aykırı olup hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/b ve 2/c bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 2/a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, davalı-davacı kadının manevi tazminat miktarına yönelik temyiz isteğinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, duruşma için takdir olunan 3.050 TL vekalet ücretinin Erkan"dan alınarak Süreyya"ya verilmesine, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 24.02.2021 (Çrş.)













    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.