7. Hukuk Dairesi 2021/3400 E. , 2021/935 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ :...6. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.03.2017 tarihinde verilen dilekçeyle elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda: mahkemenin yetkisizliğine dair verilen 07.05.2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı ... vekili tarafından talep edilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince 05.10.2020 tarihli ek karar ile temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine karar verilmiş olup bu ek kararın davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
Davacı vekili, mülkiyete dayalı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebinde bulunmuştur.
Yerel mahkemece, mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş, davalılardan ... vekili istinaf talebinde bulunmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince 17/07/2020 tarihinde istinaf başvurusunun esastan reddine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1 maddesi gereğince karar verilmiştir.
Davalılardan ... vekilinin temyiz talebi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 05/10/2020 tarihli ek kararı ile davacı vekilinin 02/10/2020 tarihli temyiz dilekçesinin, HMK"nın 366. maddesinin yollaması ile, HMK"nın 346. maddesi uyarınca süre yönünden reddine karar verilmiştir.
Davalılardan ... vekili temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararı temyiz etmiştir.
A) 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun;
1- Vekil ile takip edilen davalarda vekâletnamenin ibrazını düzenleyen 76. maddesinde, vekaletnamesiz dava açılması ve işlem yapılması halini düzenleyen 77. ve dava şartlarını düzenleyen 114/f maddeleri uyarınca usûlüne uygun düzenlenmiş vekaletnamenin dosya içerisinde bulunması zorunludur.
2- Duruşma yapılmadan verilecek kararlar kenar başlıklı 353/(1)-a.3 maddesinde, mahkemenin görevli ve yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermiş olması veya mahkemenin görevli ya da yetkili olmamasına rağmen davaya bakmış bulunması halinde bölge adliye mahkemesi tarafından davanın esası incelenmeden dosyanın görevli veya yetkili mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar vereceği;
Temyiz edilemeyen kararlar kenar başlıklı 362/(1)-c maddesinde de, yargı çevresi içinde bulunan ilk derece mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek için verilen kararlar ile merci tayinine ilişkin kararların temyiz edilemeyeceği düzenlenmiştir.
3- İnceleme usulü ve sonucu kenar başlıklı 23/2. maddesinde ise, bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca verilen yargı yeri belirlenmesi ile kanun yolu incelemesi sonucunda kesinleşen göreve veya yetkiye ilişkin kararlar, davaya ondan sonra bakacak mahkemeyi bağlar, hükmüne yer verilmiştir.
Bu hükümlere göre, bölge adliye mahkemelerine ilk derece mahkemelerinin görev ve yetkisine ilişkin olarak kesin nitelikte karar verme yetkisi tanındığı, görev hususunun en geç bölge adliye mahkemesi kararıyla çözümü sisteminin benimsendiği anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, HMK’nin 355. maddesi kapsamında görev hususunu inceleyen bölge adliye mahkemesi kararına karşı temyiz yoluna başvurulmasının mümkün olmadığı sonucuna varılmalıdır.
B) 28.07.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7251 sayılı Kanunla, 6100 sayılı Kanunun, “Temyiz edilemeyen kararlar” kenar başlıklı 362. maddesinin birinci fıkrasının c bendi “Yargı çevresi içinde bulunan ilk derece mahkemelerinin görev ve yetkisi hakkında verilen kararlar ile yargı yeri belirlenmesine ilişkin kararlar.” şeklinde değiştirilmiş ve yeni bir bent eklenerek 353 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında verilen kararların temyiz edilemeyeceği açıkça belirtilmiştir.
Somut olaya gelince;
1- İstinaf mahkemesi kararının Av....’a (02.10.2020 tarihinde) tebliğ edildiği, adı geçen avukata verilen yetki belgesi ve dayanağı vekaletnamenin süreli ve 31/12/2019 tarihine kadar geçerli olduğu anlaşılmaktadır.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, tebligat tarihi itibariyle geçerli bir vekaleti (ve yetki belgesi) olmayan davalı vekiline tebliğ olduğundan, bu vekile yapılan tebligatın geçerliliğinden bahsedilemez. Bu durumda davalı vekili tarafından öğrenme tarihinden itibaren verilen temyiz dilekçesinin süresinde olduğunun kabul edilmesi gerekirken, davalının temyiz isteminin reddine karar verilmesi hatalı olup, bölge adliye mahkemesinin 05.10.2020 tarihli ek kararın kaldırılmasına karar verilmiş ve temyiz incelemesine geçilmiştir.
2) Elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebi ile açılan davada verilen yetkisizlik kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuş ve bölge adliye mahkemesince, başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesinin yetkiye ilişkin kararını, istinaf başvurusu üzerine inceleyen bölge adliye mahkemesi kararı 6100 sayılı Kanunun 362/(1)-c maddesi gereği kesin nitelikte olup, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması mümkün olmadığından, davalılardan ... vekilinin temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesinin 05.10.2020 tarihli ek kararının KALDIRILMASINA;
(2.) bentte açıklanan nedenlerle davalılardan ... vekilinin temyiz dilekçesinin 6100 sayılı Kanunun 362/(1)-c maddesi uyarınca REDDİNE, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE, kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine,
21.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.