12. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/2750 Karar No: 2012/20630
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/2750 Esas 2012/20630 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2012/2750 E. , 2012/20630 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Denizli 2. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 13/12/2011 NUMARASI : 2011/786-2011/993
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Mahkemece, yüze karşı verilen kısa kararda, "Dava konusu 755 ve 728 parsellere ilişkin şikayetin ise süre yönünden reddine "karar verilmesine karşın, gerekçeli kararda “Dava konusu 755 ve 728 parseller ile 1 ve 2 nolu parsellere ilişkin şikayetin ise süre yönünden reddine” karar verilerek kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. T.C. Anayasası, yargılamada aleniyet ilkesini benimsemiştir. Bu nedenle, yargılama açık olarak yapılacak ve yargılama sonunda verilen karar HUMK.nun 388/son madde hükmü gereği açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde açıkça belirtilecektir. HUMK.nun 382. maddesi gereğince, sonradan yazılacak gerekçeli kararın da verilen kısa karara uygun olması gerekir (HUMK.nun 381/2-1 madde hükümleri gereği). Bu nedenle mahkeme hükmü tek olduğundan ve kısa kararla aynı sonuçları taşıyacağından kısa karar ve gerekçeli karar arasında çelişki halinde ortada yasaya uygun bir hükmün varlığından söz edilemez. Nitekim, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulunun 10.04.1992 tarih 7/4. sayılı kararında kısa kararla gerekçeli kararın çelişik bulunmasının bozma nedeni sayılacağının belirtilmiş bulunmasına göre, mahkemece yapılacak iş, önceki kararlar ile bağlı olmaksızın çelişkinin giderilmesi için vicdani kanaatine göre yeni bir karar vermekten ibarettir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/06/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.