11. Ceza Dairesi 2016/8762 E. , 2018/8017 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet
Sanık ..."in, aynı zamanda bilinen en son adresi olan MERNİS adresine Tebligat Kanununun 21/2 maddesi uyarınca 06.05.2014 tarihinde yapılan tebligat parçasında, tebliğ imkansızlığının nedenine dair bir şerh bulunmaması, muhataba haber vermesi gereken komşusunun adı ve soyadının tam olarak yazılmaması nedeniyle yapılan tebliğin usulsüz olduğunun ve sanığın öğrenme üzerine 14.05.2014 tarihli temyizinin süresinde olduğunun kabulü ile yapılan incelemede;
I. Sanıklar ..., ... ve ... hakkında 2011 takvim yılında sahte müstahsil makbuzu düzenlemek suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıkların temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamada toplanan deliller karar yerinde incelenip yüklenen suçun sübutu kabul, soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, sanıklar ... ve ... yönünden cezayı artırıcı ve azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi, sanık ... yönünden cezayı azaltıcı bir sebebin bulunmadığı taktir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıkların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
II. Sanıklar ..., ... ve ... hakkında 2010 takvim yılında sahte müstahsil makbuzu düzenlemek suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıkların temyiz itirazlarının incelenmesinde;
1- Sahte müstahsil makbuzu düzenleme suçunda, suçun maddi konusunun müstahsil makbuzu olması; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 235. maddesinin 4. fıkrasında, müstahsil makbuzlarında bulunması zorunlu olan bilgilerin neler olduğunun belirtilmesi, aynı Kanunun 227. maddesinin 3. fıkrasında ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" hükmünün yer alması; 2010 takvim yıllarına ilişkin suç konusu müstahsil makbuzlarının dosya içerisinde bulunmadığının ve getirtilip duruşmada incelenmediğinin, sanıkların çiftçilerden ürün almamalarına rağmen bir çok farklı ilde bir çok çiftçi adına sahte müstahsil makbuzları düzenledikleri iddiasıyla nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından yargılandıklarının anlaşılması, sanık ..."in son iki aydır diğer sanıklarla birlikte müstahsil makbuzu düzenlediğini savunması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması bakımından, Yozgat Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/214 esas, 2013/304 karar, Çankırı Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/97 esas, 2013/39 karar, Boğazlıyan Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/57 esas, 2014/35 karar sayılı dosyaları ile varsa Uyap üzerinden yapılacak inceleme sonucu tespit edilecek diğer dosyalarının getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, sanıkların 2010 takvim yılında düzenlediği iddia olunan müstahsil makbuzlarından, kanaat oluşturacak sayıdaki asıllarının veya onaylı örnekleri temin edilerek, 213 sayılı Kanunun 235. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içerip içermediğinin tespit edilmesi, suça konu müstahsil makbuzlarındaki yazı ve imzaların sanık ..."in eli ürünü olup oladığı hususunda bilirkişiden rapor alınması, suça konu müstahsil makbuzlarını kullanan kişiler tespit edilip sanık ..."i tanıyıp tanımadıkları, suça konu müstahsil makbuzlarını kimden aldıkları sorulduktan sonra sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.10.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.