3. Ceza Dairesi 2021/5070 E. , 2021/10235 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme,
Cumhurbaşkanına suikast, Türkiye Büyük Millet
Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını
engellemeye teşebbüs etme, Türkiye Cumhuriyeti
Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini
yapmasını engellemeye teşebbüs etme, Türkiye
Cumhuriyeti Hükümetine karşı silahlı isyana katılma,
silahlı terör örgütüne üye olma
15.07.2016 (diğer suçlar için)
Hüküm : 1-TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın
53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri gereğince kurulan
mahkumiyet,
2-Diğer suçlar hakkında CMK’nın 223/2-e maddesi
gereğince ayrı ayrı beraat
Temyiz edenler : Katılan ... vekili, sanık müdafii, o yer
Cumhuriyet savcısı
Yargıtay 16. Ceza Dairesinin bozma ilamı üzerine 7165 sayılı Kanun ile değişik CMK’nın 307. maddesine nazaran İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
1-)Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik katılan T.C. Cumhurbaşkanlığı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığa atılı iş bu suçun niteliği itibariyle suçtan doğrudan doğruya zarar görmeyen ve bu nedenle de davaya katılma hakkı bulunmayan T.C. Cumhurbaşkanlığının katılmasına dair hukuki dayanaktan yoksun kararın hükmü temyiz hakkı vermeyeceği de gözetilerek T.C. Cumhurbaşkanlığı vekilinin davaya katılma ve temyiz taleplerinin 5271 sayılı CMK"nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-)Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse etme suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik o yer Cumhuriyet savcısının ve katılan T.C. Cumhurbaşkanlığı vekilinin; Cumhurbaşkanına suikast, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine karşı silahlı isyana katılma suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik katılan T.C. Cumhurbaşkanlığı vekilinin; silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik ise sanık müdafiinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı; Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme, Cumhurbaşkanına suikast, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine karşı silahlı isyana katılma suçlarından verilen beraat hükümlerine ilişkin mahkeme kabulünde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; katılan T.C. Cumhurbaşkanlığı vekili, o yer Cumhuriyet savcısı ve sanık müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın ...2. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.11.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.