18. Ceza Dairesi 2018/794 E. , 2018/2178 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : İnsan ticareti, fuhuş
HÜKÜMLER : Beraat, mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanık ... müdafii 31.03.2016 tarihinde temyiz isteminde bulunmuşsa da, aynı tarihte sanığın ceza infaz kurumundan gönderdiği dilekçeyle, “mahkemece verilen cezayı saygıyla karşılıyor, temyiz yolunu kapatarak, cezamın içtastik yaparak onaylanmasını istiyorum” biçiminde talepte bulunması nedeniyle mahkeme tarafından 28.04.2016 tarihli ek karar ile sanık müdafiinin temyiz isteminin reddine karar verildiği ve bu karara karşı temyiz isteminde bulunulmadığı,
A- Sanık ... hakkında “fuhuş” suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı, yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesi gerektiği,
Anlaşıldığından, O Yer Cumhuriyet Savcısı ile sanık ... müdafiinin tebliğnameye uygun olarak, temyiz davası istekleri hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
B) Sanık ... hakkında, müştekiler ..., ’ya yönelik “insan ticareti”, sanıklar ..., ile ... hakkında ise, “fuhuş” suçlarından verilen beraat hükümlerinin temyizinde:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Eylemlere ve yükletilen suçlara yönelik O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye kısmen uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
C) Aşağıda isimleri yazılı olan sanıklar hakkında fuhuş suçu yönünden ise;
Tebliğnamede, sanık ...’in, müşteki ...’ya, sanık ...’in, müştekiler ... ile ...’ya yönelik fuhuş eylemlerinden kurulan hükümlere yönelik görüş belirtilmiş ise de, O Yer Cumhuriyet Savcısının bu kararlara karşı bir temyiz isteminin bulunmadığı,
Sanık ... hakkında, müşteki ...’ye yönelik eyleminden dolayı tebliğnamedeki düşünceye ilişkin olarak sanığın bu mağdura yönelik bir eylemi bulunmadığı gibi açılan ve karara bağlanan bir davanın da olmadığı anlaşılmakla, temyiz istemi diğer hükümlere hasredilerek, yapılan incelemede;
Sanık ...’ın, müştekiler ..., , ...,, ... ile ...’ya,
Sanık ...’ın, müştekiler ... ile ...’ya,
Sanık ...’nün, müştekiler ... ile ...’ya,
Sanık ...’in, müştekiler ile ’ye,
Sanık...’ın, müştekiler ..., ile ...’ya yönelik eylemleri nedeniyle kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizinde;
Sanıklara yükletilen “fuhuş” eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Sanık ... hakkında, gözaltı ve tutuklulukta geçirdiği sürelerin, Alanya 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 07.05.2015 tarihli kararı ile mahsubuna karar verildiği halde, mükerrer infaza sebebiyet verecek şekilde yeniden mahsup kararı verilmiş ise de, bu hususun infaz aşamasında resen gözetilebileceği,
Anlaşıldığından, O Yer Cumhuriyet Savcısı, sanıklar ..., ..., ..., sanıklar ..., ... ile ... müdafiilerinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
D) Sanık ...’ın, müştekiler ... ile ’ye yönelik insan ticareti ve fuhuş, ...’ya yönelik fuhuş, sanık ...’in, müştekiler ... ile ...’ya yönelik insan ticareti ve fuhuş, sanık ...’ın, müşteki ...’ya yönelik fuhuş suçlarından kurulan hükümlerin temyizinde, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanık ...’ın,
a) Müştekiler ... ile ’ye yönelik insan ticareti ve fuhuş suçundan kurulan hükümlerde;
Türk Ceza Kanunu"nun 80. maddesinde düzenlenen “insan ticareti” suçunun oluşabilmesi için failin, mağdura yönelik olarak "tehdit, baskı, cebir veya şiddet uygulamak, nüfuzu kötüye kullanmak, kandırmak veya üzerindeki denetim olanaklarından veya çaresizliğinden yararlanarak rızasını elde etmek" biçiminde bir harekette bulunması ve bu hareketleri yaparken veya yaptıktan sonra mağduru ülkeye sokması, ülke dışına çıkarması, tedarik etmesi, kaçırması, bir yerden başka bir yere götürmesi, sevk etmesi veya barındırması ve hem araç hareketlerden, hem de amaç hareketlerden en az birisinin bir arada bulunması gereklidir. Araç hareketler, asıl veya amaç hareketlerden önce veya en geç bu hareketlerle eş zamanlı olarak yapılmalıdır. Böylece öncelikle araç hareketler ile mağdurun iradesi kırılmalı ve görünüşte rızası elde edilmeli daha sonra da bu husustan yararlanarak suçu oluşturan asıl amaç hareketler gerçekleştirilmelidir. Bu açıklamalar dikkate alındığında,
Müşteki ...’nın, “... isimli bir arkadaşı vasıtasıyla Antalya’ya fuhuş yapmak amacıyla geldiğinde kendisini sanığın karşılayarak bir eve götürdüğü, sonrasında sanığın bulduğu müşteriler ile fuhuş yaptığı, başlarda sanığın kendisine para verdiği ancak sonradan para vermeyip yaptığı masraflara saydığı, fuhuş amacıyla başka bir eve götürüldüğü” yönündeki anlatımı, sanığın, müşteriye gitmek istemeyen mağduru dövmekle tehdit ettiği ve sonrasında dövdüğü yönündeki 02.11.2013 tarihli TAPE kayıtları ile müşteki ’ın, “Asel isimli bir arkadaşının çocuk bakıcılığı işi olduğunu söyleyerek kendisini sanıkla telefonda görüştürdüğü, sanığın yardımcı olacağını söyleyerek uçak biletini aldığı, havaalanında sanık tarafından karşılanarak Alanya’da bir eve götürüldüğü, sanığın yaptığı masrafları istediği, borcunu fuhuş yaparak ödeyebileceği teklifinde bulunduğu, kabul etmemesi halinde kendisini bir yere göndermeyeceğini belirtmesi nedeniyle korkuya kapılarak fuhuş yapmaya başladığı, gitmek istediğini söyleyince sanığın bağırarak kendisini korkuttuğu, evden yalnız çıkmasına izin vermediği” yönündeki ifadesi dikkate alındığında, sanığın fuhuş amacıyla açık kimliği tespit edilemeyen yabancı bayanlar vasıtasıyla Antalya’ya getirdiği müştekilere, kendileri için yaptığı masrafları bahane ederek fuhuş yaptırdığı, bu amaçla müştekileri barındırdığı, müşteki ...’yı, fuhuş yapmak istemediği dönemlerde tehdit edip, cebir kullanarak, müşteki ’ı ise, baskı ve hile ile zorla fuhuşa teşvik ettiği anlaşılmakla, yerinde olmayan gerekçeyle, müştekiler ... ile ’a yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümlerde, TCK’nın 227/4. maddesinin uygulanmaması, sübut bulan insan ticareti suçunda ise, mahkumiyet yerine beraat kararı verilmesi,
b) Müşteki ...’ya yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümde;
Müştekinin, kimse ile fuhuş yapmadan polis tarafından yakalandığı” yönündeki anlatımı ile müşteki ...’nın, bu anlatımını destekleyen ifadesi karşısında, müştekiyi fuhuşa teşvik eden sanık hakkında yerinde olmayan gerekçeyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanması,
2- Sanık ...’in, müştekiler ... ile ...’ya yönelik insan ticareti ve fuhuş suçlarından kurulan hükümlerde;
a) Müşteki ...’nın, “... isimli bayanın, çocuk bakıcılığı işi olduğunu söyleyerek ve biletini alarak ülkeye gelmesini sağladığı, bir hafta sonra da çocuk bakıcılığı işi olmadığını söyleyerek ... ile sevgilisi...’ün yaptıkları masraflara karşılık fuhuş yapmasını istedikleri, kabul etmeyince... tarafından darp edildiği, korkudan fuhuş yapmaya başladığı, ...’nın, kendisini sanık ...’a 3.500 USD’ye sattığı, sonrasında sanık ile ... isimli bayanın bulduğu müşterilerle fuhuş yapmaya başladığı, sanığın kendisine hiç para vermediği, gitmek istediğinde ise, borcunu ödemeden gidemezsin, dediği”, müşteki ...’nın ise, “... isimli bayanın çocuk bakıcılığı işi olduğunu söyleyerek ve biletini alarak ülkeye gelmesini sağladığı, havaalanında ... ile sanığın kendisini karşılayarak bir eve gittikleri, burada müşteki ... ile birlikte üç bayanın fuhuş yaptığını anlayınca gitmek istediği ancak ... ile sanığın kendilerine olan borcu karşılayana kadar fuhuş yapacaksın dediği, korktuğu ve çaresi olmadığından teklifi kabul ederek fuhuş yapmaya başladığı” yönündeki anlatımları dikkate alındığında, sanığın fuhuş amacıyla açık kimliği tespit edilemeyen ... isimli bayan vasıtasıyla çocuk bakıcılığı işinde çalışacakları vaadiyle kandırarak Alanya’ya getirdiği müştekilere, işin olmadığını söyleyerek yaptığı masrafları istemek, ekonomik durumları kötü olan müştekilerin paraları olmadığını söylemeleri üzerine, borçlarını fuhuş yaparak ödeyebilecekleri teklifinde bulunan, teklifin kabul edilmemesi halinde ise, onları bırakmayacağını söyleyen sanığın, hile ile kandırıp ülkeye getirerek barındırdığı müştekileri, baskı altında tutarak zorla fuhuşa teşvik ettiği anlaşılmakla, yerinde olmayan gerekçeyle, müştekiler ... ile ...’ya yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümlerde, TCK’nın 227/4 ve 43. maddelerinin uygulanmaması, sübut bulan insan ticareti suçundan ise, mahkumiyet yerine beraat kararı verilmesi,
b) Sanık ... hakkında, gözaltı ve tutuklulukta geçirdiği sürelerin, Alanya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.12.2017 tarihli kararı ile mahsubuna karar verildiği halde, mükerrer infaza sebebiyet verecek şekilde yeniden mahsup kararı verilmesi,
3- Sanık ...’ın, müşteki ...’ya yönelik fuhuş suçundan kurulan hükmün temyizinde;
a) Müştekinin, “... isimli bayan vasıtasıyla normal işlerde çalışmak amacıyla geldiği Alanya’daki evde bulunan diğer yabancı bayanların fuhuş yaptıklarını öğrenmesinden sonra kimse ile fuhuş yapmadan yakalandığı” yönündeki anlatımı, müşteki ...’nın, bu anlatımı destekleyen ifadesi, müşteki ve müştekiyle aynı evde yakalanan diğer müştekilerin, sanığın, müşteki ...’yı, fuhuşa teşvik ettiğine dair bir ifadelerinin bulunmaması ile sanığı eve getiren kişinin sanık ... olması karşısında, sanığın fuhuş suçunu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve cezalandırmaya yeterli delillerin neler olduğu açıklanmadan CMK"nın 230/1-b maddesine aykırı olarak mahkûmiyetine karar verilmesi,
b) Kabule göre de;
Müştekinin, kimse ile fuhuş yapmadan polis tarafından yakalandığı” yönündeki anlatımı ile müşteki ...’nın, bu anlatımını destekleyen ifadesi karşısında, müştekiyi fuhuşa teşvik eden sanık hakkında yerinde olmayan gerekçeyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanması,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısı, sanıklar ..., ... ile sanık ... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görüldüğünden, tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21/02/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.