MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar dava dilekçesinde özetle .... köyü 101 ada 2 ve 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazların orman niteliği ile Hazine adına tapuda kayıtlı olduklarını ancak kazandırıcı zamanaşımı yoluyla taşınmaz edinme koşullarının lehlerine oluşmuş olduğunu ileri sürerek davalı taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile adlarına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece 3042 sayılı Kanunun 4. maddesi ve 6831 sayılı Kanunun 11. maddesi hükümleri gereğince davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
Hükmüne uyulan 20. Hukuk Dairesinin 2013/9526 E. - 2014/4985 K. sayılı bozma kararında özetle; Anayasa Mahkemesi tarafından 22/5/2013 tarih ve 2012/108 E. - 2013/64 K. sayılı kararıyla iptal edilen 68311 sayılı Kanunun 11. maddesinin 10 yıllık süreye ilişkin hükümleri gözönüne alınarak tapu kaydı koşulu aranmazsızın işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyulması sonrası yapılan yargılama sonucunda davacıların kullanımındaki alanların orman sayılan yerlerden olduğu ve zilyetlikle kazanılamayacağı kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastrosu 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış çekişmeli taşınmazlar orman alanı olarak sınırlandırılmıştır. Orman kadastro işlemleri 22/8/2008 - 22/9/2008 tarihleri arasında kısmî ilâna çıkartılarak bu süre içerisinde itiraz edilmeyen taşınmazlar yönünden orman kadastro işlemi kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın orman sayılan ve zilyetlikle kazanılamayacağı belirtilerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz / edenlere yükletilmesine 17/05/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.