13. Ceza Dairesi 2016/13886 E. , 2018/3397 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Müşteki vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Kovuşturma evresinde yöntemine uygun biçimde davetiye tebliğ olunmak suretiyle duruşmadan haberdar edilmesine karşın, 5271 sayılı CMK"nın 238. maddesi uyarınca, davaya katılma isteminde bulunmayan ve katılan sıfatını almayan müşteki kurumun hükmü temyiz yetkisi bulunmadığından, müşteki vekilinin temyiz talebinin 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince REDDİNE,
II-Sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
20.01.2014 tarihli olay yeri görgü tespit tutanağına göre, suça konu kesilen telefon kablolarının 80 metrelik kısmının kesilen bölgenin alt kısmına meyve bahçesine çekildiği ve böylece müştekinin hakimiyet alanından çıktığının anlaşılması karşısında, suça konu eylemin tamamlanmış olduğu gözardı edilerek teşebbüs hükümlerinin uygulanması karşı temyiz olmadığından; sanık ...’a ait adli sicil kaydındaki en ağır cezayı içeren hükümlülüğün tekerrüre esas alınması gerekirken, tekerrür uygulanmasına esas gösterilen ilamda birden fazla hükümlülük kararı bulunması karşısında, 5275 sayılı Yasanın 108/2. maddesi gözetilip, hangi hükümlülüğün esas alındığının gösterilmemesi, infaz aşamasında en ağır cezayı içeren hükümlülüğün gözetilmesi mümkün olduğundan bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerden “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasî hakları kullanmaktan, yoksun bırakılmasına ” bendinin çıkartılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Dosya içeriğinden sanıkların suça konu kabloları kestikleri, elektrik direklerini devirdiklerine dair sanıkların savunmasının aksine dosyaya yansıyan hiçbir bir delil olmaması, keza tanıklar tarafından kabloları kestiklerine dair görgüye dayalı beyanlarının bulunmaması karşısında, sanıkların atılı suçtan cezalandırılmalarına yeterli delilin bulunmadığı anlaşılmakla, beraatlerine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 12.03.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.