Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/3800
Karar No: 2019/6503
Karar Tarihi: 28.05.2019

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/3800 Esas 2019/6503 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2019/3800 E.  ,  2019/6503 K.

    "İçtihat Metni"

    Basit dolandırıcılık suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 157/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 2 yıl 6 ay hapis ve 5.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair Antalya 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/04/2018 tarihli ve 2017/800 esas, 2018/384 sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 19/03/2019 gün ve 94660652-105-07-227-2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 26/03/2019 gün ve 2019/31255 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    Uzlaştırmacının uzlaşma için çağrı yapmak üzere sanığa ulaşamaması üzerine sanığın bilinen son adresine davetname gönderdiği ancak tebliğ yapılamadığı sebebiyle uzlaşma sağlanamadığına yönelik düzenlenen rapor nazara alınarak, atılı suçtan sanığın mahkumiyetine karar verilmiş ise de;
    Uzlaşma ile ilgili mevzuatımızda yer alan tebligata ilişkin hükümlere bakıldığında, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253. maddesinin 6. fıkrasında yer alan, "Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye veya bunların kanunî temsilcisine ulaşılamaması halinde, uzlaştırma yoluna gidilmeksizin soruşturma sonuçlandırılır." şeklideki,
    Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliğinin 7/12. maddesinde yer alan, "Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma veya kovuşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye, sanığa veya kanunî temsilcisine ulaşılamaması hâlinde soruşturma veya kovuşturma konusu suçla ilgili uzlaştırma yoluna gidilmez." şeklindeki,
    Aynı Yönetmeliğin 29/7. maddesinde yer alan, "Uzlaşma teklifinde bulunmak için çağrı; telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle de yapılabilir. Ancak, bu çağrı uzlaşma teklifi anlamına gelmez." şeklindeki,
    Anılan Yönetmeliğin 29/6. maddesinde yer alan, "uzlaştırmacının uzlaşma teklifinde bulunacağı şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar gören ya da kanunî temsilcilerine iletişim araçlarıyla ulaşılamaması hâlinde açıklamalı uzlaşma teklifi büro aracılığıyla yapılır." şeklindeki,
    Bahsi geçen Yönetmeliğin 29/5. maddesinde yer alan, "Uzlaştırmacı, uzlaşma teklifini büro aracılığıyla açıklamalı tebligat, istinabe veya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) yoluyla da yapabilir." şeklindeki,
    Aynı yönetmeliğinin 29/1. maddesindeki "Uzlaştırmacı, şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur, şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar görenin reşit olmaması ya da kısıtlı olması hali ile mağdur veya suçtan zarar görenin ayırt etme gücü bulunmaması durumunda uzlaşma teklifi kanuni temsilcilerine yapılır" şeklindeki, aynı Yönetmeliğin 31/1. maddesinde de "uzlaşma müzakerelerine şüpheli, sanık, katılan, mağdur, suçtan zarar gören, kanuni temsilci, müdafi ve vekil katılabilir. Şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar görenin kendisi veya kanuni temsilcisi, müdafi ya da vekilinin hakli bir mazereti olmaksızın müzakelere katılmaktan imtina etmesi halinde ilgili taraf uzlaşmayı kabul etmemiş sayılır" şeklindeki,
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10/1. maddesinde yer alan, "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır." şeklindeki,
    Aynı Kanun"un 21/1-2. maddesinde yer alan, " Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır. Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır." şeklindeki düzenlemeler hep birlikte değerlendirildiğinde;
    Kendisine uzlaştırma işlemlerini gerçekleştirmek üzere dosya tevdi edilen uzlaştırmacının öncelikle uzlaştırma teklifi yapılacak ilgililere telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle uzlaştırma teklifi yapmak üzere çağrı yapması, şayet belirtilen şekilde çağrı yapılamaz ise bu defa uzlaştırmacının ilgili savcılık nezdinde kurulmuş uzlaştırma bürosundan uzlaşma teklifi yapılmasını talep etmesi gerektiği, böyle bir taleple karşılaşan büronun da öncelikle ilgilinin bilinen son adresine 7201 sayılı Kanun"un 21/1. maddesi uyarınca tebliğ yapması, tebligatın iade gelmesi durumunda bu kez tebligat parçası üzerine adresin mernis adresi olduğu ve 7201 sayılı Kanun"un 21/2. maddesi uyarınca işlem yapılmasına yönelik şerh düşerek tebliğ yapması gerektiği;
    Somut olayda, ilk kararın uzlaşma işlemleri yapılması gerektiğinden bahisle istinaf tarafından bozulması üzerine yapılan yargılamada dosyanın uzlaştırma işlemleri için Uzlaştırma Bürosuna gönderildiği, atanan uzlaştırmacı tarafından sanığın bilinen son adresine posta yolu ile davetname gönderdiği ancak tebliğ yapılamadığı gerekçesiyle tarafların uzlaşamadıklarına yönelik 08/08/2017 tarihli rapor tanzim edildiği anlaşılmakla, uzlaştırmacı tarafından uzlaştırma bürosu aracılığıyla usulüne uygun bir uzlaşma teklifi yapılmasını sağlamak üzere büroya teklif formları tevdi edilmediği, büro tarafından da açıklandığı üzere usulüne uygun teklif formlarının sanığa tebliğ edilmediği, dolayısıyla uzlaştırmanın usulünce yapılmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
    5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Ceza Muhakesinde Uzlaştırma Yönetmeliği"nin 31/7 maddedi uyarınca; ""Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma veya kovuşturma dosyasında yeralan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da yapılan araştırmayarağmen adresin belirlenememesi gibi başka bir nedenle mağdura, suçtan zarargörene, şüpheliye, sanığa, katılana veya bunların kanunî temsilcisineulaşılamaması hâlinde bu hususun tutanakla tespit edilmesinin ardından uzlaştırmacı tarafından uzlaştırma işlemlerine son verilir."" hükmü nazara alındığında; uzlaştırmacı tarafından sanığın son beyan ettiği adrese uzlaştırma teklif formunun tebliğe çıkarıldığı ancak iade olduğu, sanığın başkaca resmi mercilere bildirdiği son beyan adresi de bulunmadığından Antalya 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/04/2018 tarihli ve 2017/800 esas, 2018/384 sayılı kararına yönelik yapılan kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 28/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi