Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2746
Karar No: 2017/1921
Karar Tarihi: 30.03.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/2746 Esas 2017/1921 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/2746 E.  ,  2017/1921 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada ... ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 02/12/2015 tarih ve 2014/774-2015/1182 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi asıl davada asli müdahiller-birleşen davada davacılar vekili ve katılma yoluyla asıl davada davacılar- birleşen davada davalılar... ile ...vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 28/03/2017 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan asıl davada davacılar-birleşen davada davalılar vekili Av. ... ile asıl davada asli müdahiller-birleşen davada davacılar vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Asıl davada davacılar vekili, davalı şirketin 1977 yılında bir aile şirketi olarak kurulduğunu, dava konusu taşınmazın satışının yapıldığı 1999 yılında ... ile davacı kardeşlerin ve davacı ...’ın iki oğlu... ve ...’ın şirkette ortak olarak bulunduklarını, şirketin ekonomik sıkıntılarına çözüm bulmak amacıyla ./..


    29.01.1999 tarihli ortaklar kurulu toplantısında şirket adına kayıtlı...’deki 3.848,59 m2 yüz ölçümlü bağ ve tarla vasfındaki taşınmazın satışına ve bedelinin şirket sermayesine ilâve edilmesine karar verildiğini, söz konusu taşınmazın 02.02.1999 tarihinde müvekkilleri tarafından 60.000 TL"ye satın alındığını, bedelin şirket sermayesine eklendiğini, ancak daha sonra Mukadder Uyanık tarafından satışın muvazaalı olduğu gerekçesiyle... Asliye Hukuk Mahkemesi’nde tapu iptali davası açıldığını, mahkemece işlemin gerçek değerinin altında yapılmış olması sebebiyle satışın iptaline ve gayrimenkulün şirket adına tesciline karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, bu nedenle anılan bedelin ABD Doları baz alınmak suretiyle uyarlanarak müvekkillerine ödenmesi gerektiğini, buna göre iade edilecek bedelin 243.000 TL"ye ulaştığını, ayrıca munzam zararın da doğduğunu ileri sürerek, 243.000 TL"nin ve munzam zarar olarak şimdilik 10.000 TL"nin dava tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Asıl davada davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mukadder Uyanık vekili, davalı yanında davaya müdahale talebinde bulunmuştur.
    Birleşen davada davacı ... vekili, davalıların şirketin zararına ve feshine sebep olmaları sebebiyle müvekkilinin % 33,33 oranında payına düşen 5.000 TL"nin, ayrıca davalıların üzerine geçirdikleri taşınmazın 02.02.1999 ile 31.12.2005 tarihleri arasındaki 186.600,20 TL kira gelirlerinden müvekkilinin % 33,33 oranındaki payına isabet eden 62.200 TL"nin dava tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Birleşen davada davalılar vekili, birleşen davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak, dosya kapsamına göre; asıl davanın kısmen kabulüne, davacı ...mirasçılarının feragati nedeniyle ...tarafından açılan davanın feragat nedeniyle reddine, davacı... ve ..."ın açtığı uyarlanmış alacağa ilişkin talepleri yönünden istemle bağlı kalınarak hisselerine göre (243.000 2/ 3) = 162.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, davacıların munzam zararla ilgili taleplerinin reddine; birleşen davanın kısmen kabulüne, 33.956,61 TL kira alacağının ve 28.237,24 TL işlemiş faiz alacağının asıl alacağa birleşik dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan alınıp tarafların ortak olduğu Tasfiye Halinde Yapsan Yapı San. ve Tic. Ltd. Şti"ne ödenmesine karar verilmiştir.
    Kararı, asıl davada asli müdahiller-birleşen davada davacılar vekili ve katılma yoluyla asıl davada davacılar- birleşen davada davalılar... ile ...vekili temyiz etmiştir.
    1-Asıl dava, davalı şirkete ait taşınmazın şirket ortakları olan davacılar tarafından satın alınmasından sonra, satışın iptaline karar verilip mülkiyetin davalı şirkete geri dönmesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini, birleşen dava, tarafların ortağı olduğu dava dışı şirketin uğradığı zararın, zarar sorumlusu bulunan davalılardan tazmini istemine ilişkindir.
    6100 sayılı HMK"nın 114/1-d, e maddesinde tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları; kanuni temsilin söz konusu olduğu hâllerde, temsilcinin gerekli niteliğe sahip bulunması ve dava takip yetkisine sahip olunması dava şartları arasında gösterilmiş olup dava şartları mahkemece yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilmesi gereken hususlardandır. Somut olayda; asıl davada davalı ... aleyhine dava açılmış, mahkemece yapılan yargılama neticesinde karar başlığında asıl davada davalı şirketin ismine yer verilerek bu şirket aleyhine hüküm tesis edilmiştir. Ancak, yargılama sırasında sunulan 21.09.2013 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi suretinde asıl davada davalı şirketin dava tarihi sonrasında dava dışı ..."ye bütün aktifi ve pasifi ile birlikte devrolunması ve devir alan şirket ile akdedilen birleşme sözleşmesinin onaylanması hakkında karar alındığı, keyfiyetin 06.09.2013 tarihinde tescil edilerek birleşme nedeniyle asıl davada davalı şirketin sicil kaydının ticaret sicilinden terkin edildiği bilgisine yer verilmiştir.
    6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 125. maddesi uyarınca ticaret şirketleri tüzel kişiliğe haizdir. Aynı Yasa"nın 136. ve devamındaki maddelerinde ticaret şirketlerinin birleşmesi hususuna yer verilmiş olup 136/son maddesinde birleşmeyle, devralan şirketin devrolunan şirketin malvarlığını bir bütün hâlinde devralacağı, birleşmeyle devrolunan şirketin sona erip, ticaret sicilinden silineceği hükmü düzenlenmiştir. Açıklanan bu yasal düzenlemeler uyarınca ibraz edilen Ticaret Sicil Gazetesi sureti içeriğinde belirtilen hususların doğruluğu taraf ehliyetine sahip olunup olunmadığı hususları yönünden önem arz etmektedir. Zira, birleşme nedeniyle asıl davada davalı şirketin tüzel kişiliği sona erecek ve terkin edilen şirket aleyhine hüküm tesis edilemeyecektir. O halde mahkemece; asıl davada davalı şirketin bağlı olduğu Ticaret Sicil Müdürlüğü"nden asıl davada davalı şirkete ait ticaret sicil kayıtları getirtilip adı geçen şirketin taraf ehliyetine sahip olup olmadığı hususu değerlendirilip sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    2- Bozma sebep ve şekline göre, asıl davada asli müdahiller- birleşen davada davacılar vekili ve katılma yoluyla asıl davada davacılar- birleşen davada davalılar... ile ...vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl davada asli müdahiller- birleşen davada davacılar vekili ve katılma yoluyla asıl davada davacılar- birleşen davada davalılar... ile ...vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 30/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi