20. Hukuk Dairesi 2017/6812 E. , 2020/758 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ... ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Çekişmeli ... ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan 101 ada 1 parsel ve 102 ada 2 parsel sayılı ve sırasıyla 24.627,35 m2 ve 4.679.088,27 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar orman niteliğinde Hazine adına tespit edilmiştir.
Birleşen 2007/4, 2007/5, 2007/6, 2007/7 Esas sayılı dosyalarda davacı ... dava dilekçelerinde özetle, ... ili, ... ilçesi, ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda mirasbırakanlarından bu yana kullanımlarında olan ... mevkiindeki yaklaşık 4 dönüm, ... mevkiindeki yaklaşık 15 dönüm, ... mevkiindeki 10 dönüm ve ... mevkiindeki 4 dönüm miktarındaki taşınmaz bölümlerinin 102 ada 1 parsel sayılı taşınmaz sınırları içerisinde orman vasfı ile tespit edildiğini, ancak bu tespitin hatalı olduğunu belirterek taşınmazın mirasbnırakanı ... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen 2007/11 sayılı dosyada davacılar ... ve ... dava dilekçelerinde özetle, ... ili, ... ilçesi, ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda ... ... mevkiinde bulunan taşınmazlarının 102 ada 1 parsel sayılı taşınmaz içerisine dahil edilerek orman vasfı ile tespit edildiğini, ancak bu tespitin hatalı olduğunu belirterek taşınmazın adlarına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen 2007/12 sayılı dosyada davacılar ... ve ... ve... dava dilekçelerinde özetle, ... ili, ... ilçesi, ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda Karatepeler, ..., Dağın içi, Dam önü, İmam dağı, Kurcan yanıklar mevkilerinde bulunan 7 adet taşınmazlarının 102 ada 1 parsel sayılı taşınmaz içerisine dahil edilerek orman vasfı ile tespit edildiğini, ancak bu tespitin hatalı olduğunu belirterek taşınmazın adlarına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen 2007/15 sayılı dosyada davacı ... dava dilekçesinde özetle, ... ili, ... ilçesi, ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda ... ... ..., ... ve ... mevkilerinde bulunan 9 adet taşınmazlarının 102 ada 1 parsel sayılı taşınmaz içerisine dahil edilerek orman vasfı ile tespit edildiğini, ancak bu tespitin hatalı olduğunu belirterek taşınmazın adlarına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen 2007/16 sayılı dosyada davacı ... ... dava dilekçesinde özetle, ... ili, ... ilçesi, ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda ... ve Göl mevkilerinde bulunan 4 adet taşınmazlarının 102 ada 1 parsel sayılı taşınmaz içerisine dahil edilerek orman vasfı ile tespit edildiğini, ancak bu tespitin hatalı olduğunu belirterek taşınmazın adlarına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen 2007/18 sayılı dosyada davacı ...dava dilekçesinde özetle, ... ili, ... ilçesi, ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda ..., ... arası, ..., ..., ... ..., Taşlı tarla, ... yeri ve ... yeri mevkilerinde bulunan 8 adet taşınmazlarının 102 ada 1 parsel sayılı taşınmaz içerisine dahil edilerek orman vasfı ile tespit edildiğini, ancak bu tespitin hatalı olduğunu belirterek taşınmazın adlarına tapuya kayıt ve tescilini etmiştir.
Birleşen 2007/21 sayılı dosyada davacı ... vekili dava dilekçesinde özetle, ... ili, ... ilçesi, ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda ... mevkiinde bulunan 2 adet taşınmazlarının 102 ada 1 parsel sayılı taşınmaz içerisine dahil edilerek orman vasfı ile tespit edildiğini, ancak bu tespitin hatalı olduğunu belirterek taşınmazın müvekkili adına tapuya kayıt ve tescilini talep ve etmiştir
Birleşen 2007/23 sayılı dosyada davacı ... dava dilekçesinde özetle, ... ili, ... ilçesi, ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda ... ... mevkilerinde bulunan 6 adet taşınmazının 102 ada 1 parsel sayılı taşınmaz içerisine dahil edilerek orman vasfı ile tespit edildiğini, ancak bu tespitin hatalı olduğunu belirterek taşınmazların ... mirasçıları adlarına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece dosyaların 2007/3 Esas sayılı dosya ile birleştirilmesine karar verilmiş, bilahare dosyaların tefrik edilerek yargılamaya 2015/1 Esas sayılı dosya üzerinden devam edilmesine karar verilmiş, yapılan yargılama sonunda; Birleşen 2007/4, 2007/ 5, 2007/ 6, 2007/7, 2007/11, 2007/12, 2007/15, 2007/16, 2007/18, 2007/21, 2007/23 Esas sayılı davaların reddine, ... ili, ... ilçesi, ... köyü 102 ada 1 parselin 4.679.088,27 m2 yüzölçümü ile tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastrosu 3402 sayılı Kanuna göre yapılmıştır.
1- Davacı ...’un temyiz itirazları yönünden:
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (B) harfi ile gösterilen bölümünün orman sayılan yerlerden olduğu, (F) harfi ile gösterien bölümünde ise davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığı belirenerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davacı ...’ın temyiz itirazları yönünden:
Mahkemece çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile gösterilen bölümünün orman içi açıklık niteliğinde olduğu gerekçesiyle birleşen 2007/21 Esas sayılı davanın reddine karar verilmişse de; dosya kapsamında alınan ek bilirkişi raporunda orman bilirkişisi tarafından (A) rumuzlu kısmın orman içi açıklık niteliğinde olmadığı ve orman bütünlüğünü bozmadığının belirtildiği halde mahkemece; (A) rumuzlu kısmın orman içi açıklık olup olmadığına ilişkin olarak varılan sonucun sebeplerini de gösteren denetime elverişli rapor alınmadan ve bu yöndeki çelişki giderilmeden ek bilirkişi raporuna itibar edilmeyerek karar verilmiştir. Eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz.
O halde, mahkemece eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ile 1985-1990 yıllarına ait hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren
5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) hava fotoğrafları ve memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de hava fotoğrafları ve memleket haritası ölçeğine (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmaz çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde gösterilmeli, hava fotoğraflarının stereoskop vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak, temyize konu taşınmazın niteliği ve kullanım durumu ile tasarruf sınırlarını belirgin olarak görünüp görünmediği belirlenmeli, taşınmazın üzerindeki bitki örtüsünün cinsi, yaşı, dağılımı, kapalılık oranının açıklandığ yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalıdır.
Açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, taşınmazın orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez, taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesi uyarınca orman içi açıklık olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Yapılacak keşifte çekişimeli taşınmaza yakın çevre taşınmazlara ilişkin kadastro tutanakları, tutanaklar kesinleşmiş ise tapu kayıt örnekleri ve tapu kayıtları mahkeme kararı sonucu oluşmuş ise mahkeme karar örnekleri temin edilerek dosya arasına alınmalı, dava konusu 102 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ile çekişmeli (A) harfli taşınmaz ve bu taşınmaza yakın çevre taşınmazlar arasında yol, dere, kot farkı gibi ayırıcı unsurlar bulunup bulunmadığı, çekişmeli (A) harfli taşınmazın orman bütünlüğünü bozup bozmadığı ve orman içi açıklık vasfında olup olmadığı belirlenmeli, varılan sonucun sebeplerini de gösteren denetime elverişli olacak şekilde rapor düzenlettirilmelidir.
Çekişmeli taşınmazın orman içi açıklık vasfında olmadığı belirlendiği takdirde zilyetlik yolu ile kazanma koşulları araştırılarak, yapılacak keşifte, tarım uzmanı bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi niteliğinde olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanarak, bu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; varsa, zilyetlik tanıkları taşınmazlar başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl süreyle ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tesbit tarihine kadar davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, davacının mirasbırakanı adına aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tesbit ya da tescil edilip edilmediği tapu müdürlüğü ve ilgili kadastro müdürlüğü ile hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğünden sorulup, aynı Kanunun 03/07/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı ...’un temyiz itirazlarının REDDİNE,
2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı ...’ın (A) rumuzlu kısma ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 13/02/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.