MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
... sonucunda, ... Köyü çalışma alanında bulunan 358, 359, 360 ve 368 parsel sayılı 75.900.00, 70.300.00, 55.300.00 ve 20.600.00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar tapu kaydına dayanılarak, 385 ve 386 parsel sayılı 30.000.00 ve 26.000.00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar ise komşu parsele uygulanan vergi kaydının miktar fazlası olduğu gerekçesiyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ... ve ... , vergi kaydına, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine, miras yoluyla gelen hakka ve satın almaya dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmışlardır. Yargılama sırasında ..., satın almaya dayanarak davaya katılmıştır. Mahkemece usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacı ... tarafından açılan davanın kabulüne, 359 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen 67.563,00 metrekarelik kısmının tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline, asli müdahil ... tarafından açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, asli müdahil ... vekili ile davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde mahkeme kararlarının neleri ihtiva edeceği ayrıntılı olarak belirtilmiştir. Belirtilen yasa hükmüne göre, tarafların ve davaya katılanların kimlikleri, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerinin karar başlığında gösterilmesi zorunludur. Somut olayda, muris ...’ın terekesine temsilci olarak atanan davacı ...’ın isim ve adresinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesine aykırı şekilde gerekçeli karar başlığında gösterilmemesi ve kendisine gerekçeli karar tebliğ edilmemesi usul ve yasaya aykırı olduğu gibi, kabule göre de dava konusu 358, 359, 360, 368, 385 ve 386 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtları dosya arasına getirtilip taraf teşkilinin sağlanıp sağlanmadığı yöntemine uygun şekilde denetlenmeden karar verilmiş olması da isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerine görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenlerine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 20.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.