16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/1695 Karar No: 2019/3267 Karar Tarihi: 08.05.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/1695 Esas 2019/3267 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca silahlı terör örgütüne üye olan sanığın mahkumiyetine karar vermiştir. İlk derece mahkemesince verilen mahkumiyet hükmünün alt sınırdan belirlenmesi nedeniyle çelişki oluşmuş olsa da, aleyhe temyiz olmadığından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilmiş ve iddia ve savunmalar eksiksiz olarak sergilendiği için temyiz davası esastan reddedilmiştir. Ancak sanığa verilen cezanın artırılması sırasında artırım oranının doğru uygulanmasına karşın uygulanan kanun maddesinin yanlış belirtilmesi nedeniyle hüküm bozulmuştur. Hükmün diğer yönleri usul ve kanuna uygun olduğundan sadece bu eksiklik düzeltilerek hüküm onaylanmıştır. Kanun maddeleri ise TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1'dir.
16. Ceza Dairesi 2019/1695 E. , 2019/3267 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı,başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; İlk Derece Mahkemesince verilen mahkumiyet hükmünün gerekçesinde TCK"nın 61. maddesi kapsamında değerlendirme yapılarak alt sınırdan ayrılarak ceza tesisine gidildiği belirtilmiş olmasına rağmen hüküm fıkrasında tayin olunan temel cezanın alt sınırdan belirlenmesi nedeniyle çelişki oluşmuş ise de, aleyhe temyiz olmadığından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; Sanığa üyelik suçundan verilen cezanın 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi ile artırılması sırasında artırım oranının doğru uygulanmasına karşın uygulanan kanun maddesinin aynı Kanunun 5/1. maddesi olarak gösterilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş olup, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün ikinci fıkrasındaki “3713 sayılı TMK"nın 5. maddesi gereğince” ibaresinin çıkartılarak yerine “3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi” ibaresinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Trabzon 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.