17. Ceza Dairesi 2016/10897 E. , 2018/1670 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığının ihlali, 6136 sayılı yasaya muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanıkların, işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarını birden fazla kişiyle birlikte işlediğinin anlaşılması karşısında, verilen cezalarda TCK"nın 119/1-c maddesiyle artırım yapılmaması, sanıkların temyiz dışı sanık ... ile iştirak halinde işledikleri hırsızlık suçuna ilişkin, müştekinin beyanlarından, suça konu marketten 100 TL ve iki adet çeyrek altının çalındığı, böylelikle eylemin tamamlandığının anlaşılmasına rağmen TCK"nın 35. maddesindeki teşebbüs hükümlerinin uygulanması ve sanıklar hakkında 6136 sayılı yasaya muhalefet suçundan kurulan hükümde temel ceza 1 yıl olarak belirlendikten sonra TCK"nın 62/1. maddesi uygulanmadığı halde sonuç cezanın 10 ay hapis cezası olarak belirlenmesi suretiyle sanıklar hakkında eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından, bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosya kapsamına göre, diğer temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-Sanıklara isnat edilen suçun TCK"nın 116/2-4. maddesi kapsamında kalan "İşyeri dokunulmazlığının ihlali" olması ve gerekçeli karar başlığına bu şekilde yazılmasına rağmen, TCK"nın 116/1-4. maddeleri uyarınca “konut dokunulmazlığının ihlali” suçundan hüküm kurulması, yine sanıklara isnat edilen ve eylemlerine uyan suçun TCK"nın 142/1-b maddesi kapsamında kalan suç olmasına ve uygulamanın bahsi geçen maddeden yapılmasına rağmen sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerde suç adının aynı kanunun 142/2-d maddesinde düzenlenen suç olan “Haksız yerde elde bulundurulan veya taklit anahtarla ya da diğer bir aletle kilit açmak suretiyle hırsızlık” olarak yazılması suretiyle hükümde çelişki yaratılması,
2-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3-Kasten işlemiş oldukları suçlardan dolayı hapis cezasıyla mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanıkların, 5237 sayılı TCK"nın 53/1-c bendinde belirtilen haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar yalnızca, kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
4-Suçu birlikte işleyen sanıklardan neden oldukları yargılama giderlerinin “ayrı ayrı” yerine, "eşit şekilde” alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ..."nın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak; sanıklar hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümlerden “116/1-4” ve “konut” kısımlarının kaldırılarak yerine “116/2-4” ve “işyeri” kısımlarının eklenmesi, sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerden “Haksız yerde elde bulundurulan veya taklit anahtarla ya da diğer bir aletle kilit açmak suretiyle hırsızlık” cümlesinin kaldırılarak yerine “Bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık” cümlesinin eklenmesi, hüküm fıkrasından "TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların" çıkartılması ile yerine "TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına" cümlesi eklenmesi, hükmün yargılama giderlerine ilişkin kısmından "sanıklardan eşit olarak alınarak"" cümlesinin çıkarılarak yerine, “sanıkların sebebiyet verdikleri oranda ayrı ayrı sorumlu tutulmalarına” cümlesinin eklenmesi suretiyle eleştiriler dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.