6. Ceza Dairesi 2015/8518 E. , 2016/2487 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, kasten yaralama (Değişen suç vasfı nedeniyle), hakaret
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; ......09/10/2015 tarihli görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilerek, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Hakaret suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak,
TCK"nın 53.maddesinin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile iptal edilmiş olması karşısında, bu hususun yeniden değerlendirilmesi lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık......savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK"nın 53. maddenin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, "Sanığın, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1.maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamasına” cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Tehdit ve kasten yaralama suçlarından kurulan hükmün incelenmesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1-Sanığın aşamalardaki savunmalarında: “...katılana iş yerini sattığını, parasının bir kısmını aldığını, ancak bir kısmının kaldığını, kalan alacağını bir kaç kez istemesine rağmen vermediğini, bu amaçla bir kaç kere telefon açtığını, bir defa da iş yerine gittiğini, bu yüzden aralarında tartışma olduğunu, elinde herhangi bir senet ve benzeri belge olmadığını” beyan ettiği; katılanın aşamalardaki beyanlarında özetle: “...sanıktan iş yeri satın aldığını, bu iş yeri bedelini ödediğini, hatta hiçbir borçlarının kalmadığına dair noterden belgesi olduğunu, buna rağmen sanığın parası bittikçe gelip para istediğini, olay tarihinde de iş yerine gelip 50.000.-TL para istediğini, vermezsen seni öldürürüm diye tehdit ettiğini, iş yerini dağıtacağım dediğini, ana avrat sinkaflı küfürler ettiğini, kendisine yumrukla vurduğunu” beyan ettiği; tanık ...... aşamalardaki anlatımlarında özetle: “...olay günü sanığın iş yerine gelerek katılana yönelip "Bana 50 bin lira , yoksa mağazayı yakar, başınıza yıkarım" dediğini, katılanın "Benim sana borcum yok" demesi üzerine sanığın hakaretli konuşmaya başlayıp küfürler ettiğini, kapının önüne çıktığında da sanığın katılanın yakasından tutarak vücudunun muhtelif yerlerine yumrukla vurmaya başladığını, sanığın müştekiden alacaklı olup olmadığını” bilmediğini” beyan ettiği; dosya içerisinde mevcut ......suç tarihinden evvel 03.09.2010 tarihinde düzenlenen ibranameden, sanığın iş yeri satışı nedeni ile doğan alacağın tamamını aldığının ve herhangi bir alacağının kalmadığının anlaşılması karşısında; katılandan hukuki ilişkiye dayalı bir alacağı mevcut olmayan sanığın, cebir ve tehditle 50.000.-TL para talep etmesi biçimindeki eyleminin yağmaya kalkışma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı şekilde uygulama yapılması,
2-TCK"nın 53. maddesinin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile iptal edilmiş olması karşısında, bu hususun yeniden değerlendirilmesi lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş, ......temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 31.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.