Silahla tehdit - hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/11802 Esas 2020/10942 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/11802
Karar No: 2020/10942
Karar Tarihi: 08.10.2020

Silahla tehdit - hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/11802 Esas 2020/10942 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme Silahla tehdit ve hakaret suçlamalarıyla ilgili olarak mahkumiyet kararı vermiştir. Hakaret suçlarından verilen hüküm açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir. Ancak, mahkumiyet hükümleri yetersiz gerekçe ve eksik kovuşturma nedeniyle bozulmuştur. Kararda TCK'nın 29. maddesi olan haksız tahrik ve TCK'nın 53/1-b maddesi ile ilgili Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının gözetilmesi zorunluluğu belirtilmiştir.
Detaylı Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 29. maddesi: Haksız tahrik
- TCK'nın 53/1-b maddesi: İşlenen suçun verilecek ceza konusunda farklı bir kanuni düzenleme bulunması halinde daha hafif olan hükümler uygulanır.
- Anayasa Mahkemesi'nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı: TCK'nın 53/1-b maddesiyle ilgili olarak yürürlükteki düzenlemelerin bazı hükümlerinin iptal edilmesi.
4. Ceza Dairesi         2016/11802 E.  ,  2020/10942 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Silahla tehdit, hakaret
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    A-Hakaret suçlarından verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı; yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,
    Anlaşıldığından, sanıklar ... ve ..."un tebliğnameye uygun olarak, temyiz davası istekleri hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
    B-Sanıklar hakkında tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizine gelince;
    Temyiz isteklerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak;
    1-Sanıkların aşamalarda suçlamaları kabul etmemeleri, katılan ..."un aşamalarda olayda kullanıldığı iddia olunan tüfeğin hangi sanığın elinde bulunduğu hususunda çelişkili beyanlarda bulunması, yine katılan ..."ın olayın olduğu yere minibüs ile gittiklerini beyan etmesine karşın tanık ..."in olay yerine katılanları kendisinin aracıyla götürdüğünü belirtmesi, sanıklardan ..."un kovuşturma aşamasında verdiği dilekçe ile dinlenmesini istediği tanıkları bildirmesi karşısında; sanık ..."in bildirdiği tanıkların dinlenmesinden ve beyanlar arasında bulunan çelişkiler giderilerek hangi beyana ne suretle üstünlük tanındığı açıklandıktan sonra sanıkların hukuki durumlarının tayini gerektiği gözetilmeden yetersiz gerekçe ve eksik kovuşturma ile hükümler kurulması,
    2-Kabule göre ise;
    a-İddia ve kabul olunan tehdit olayının olduğu günün sabahı katılan ..."un sanık ..."u darp ettiğinin dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılması karşısında; olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre TCK’nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
    b-TCK"nın 53/1-b maddesine ilişkin, Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararının gözetilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ... ve ..."un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, bozma kararının, 1412 sayılı CMUK"nın 325. maddesinin verdiği yetkiye istinaden, sanıklar hakkında hakaret suçlarından verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların açıklanması halinde sirayet ettirilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.