11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/10175 Karar No: 2018/7951 Karar Tarihi: 15.10.2018
Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/10175 Esas 2018/7951 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir şahsın kimlik bilgilerini verdiği ancak resmi belge düzenlenmeden önce gerçek kimliğini açıkladığı gerekçesiyle, \"resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma\" suçunun unsurlarının oluşmadığı sonucuna vararak, sanığı beraat ettirmiştir. Ancak, sanığın kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu kabahatini yerinde görmeyen mahkeme, bu nedenle hükmü bozmuştur. Sanığın eylemi, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun \"kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunmak\" kabahatini oluşturduğundan, sanık hakkında idari para cezası verilmesine karar verilmiştir. Kararda, TCK'nin 206. maddesi ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1 ve 20/2-c maddeleri yer almaktadır. Ayrıca, CMUK'nin 321, 322 ve Kabahatler Kanunu'nun 24 ve 20/1 maddeleri de kararda bahsedilen kanun maddeleridir.
11. Ceza Dairesi 2016/10175 E. , 2018/7951 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan HÜKÜM : Beraat
Sanığın kimlik kontrolü yapan görevli polis memurlarına ...’ın kimlik bilgilerini verdiği, emniyete götürüldüğünde ... adına bir belge düzenlenmeden önce gerçek kimliğini söylediği, TCK’nin 206. maddesinde düzenlenen “resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma” suçunun unsurlarının oluşmadığı, sanığın eyleminin 5326 sayılı Kabahatler Kanunu"nun 40/1. madde ve fıkrasında düzenlenen "kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunmak" kabahatini oluşturduğunun gözetilmemesi, Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; sanığın eylemine uyan 5326 sayılı Kanun"un 40/1. maddesinde öngörülen idari para cezasının miktarına göre 5326 sayılı Kabahatler Kanunu"nun 20/2-c maddesinde yazılı zamanaşımının, fiilin işlendiği 27.12.2012 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK"nin 322. ve Kabahatler Kanunu’nun 24. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan, Kabahatler Kanunu"nun 20/1. maddesi uyarınca sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 15.10.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.