11. Hukuk Dairesi 2015/13245 E. , 2017/1888 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 17/05/2012 tarih ve 2010/331-2012/236 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, dilediği an geri almak kaydıyla davalıya 68.860,00 DM borç para verdiğini, müvekkilinin verdiği parayı davalı şirket yetkililerinden geri istediği halde davalı şirketin her hangi bir ödemede bulunmadığından bahisle 68.860,00 DM karşılığı olan 34.430,00 EURO"nun 15/05/2001 tarihinden itibaren faiziyle birlikte aynen veya fiili ödeme tarihindeki TL karşılığının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının müvekkili şirketin ortağı olduğunu, TTK"nın 329 ve 405. maddeleri gereğince şirket ortaklarının hisse bedellerini şirketten geri istemesinin mümkün olmadığını, davacının müvekkiline her an geri alabileceği garantisi ile para verdiğine ilişkin iddianın gerçek olmadığını, davacının dayandığı makbuzdaki imzaların müvekkili şirket ile hiç bir ilgisinin olmadığını, davacının şirket paylarını üçüncü kişilerden edindiğini bu nedenle şirketin kâr ve zararına ortak olduğunu, BK"nın 126. maddesi gereğince şirket ile ortaklar arasındaki davaların 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, 15/05/2001 tarihinden dava tarihine kadar zamanaşımı süresinin geçtiğini, hatta BK"nın 66. maddesindeki 1 yıllık ve 10 yıllık zamanaşımı sürelerinin de geçtiğini, yine haksız fiiller ile ilgili zamanaşımı süresinin dahi geçtiğini, davacının dayandığı makbuzun aslının sunulması gerektiğini, müvekkilinden döviz olarak para istenemeyeceği gibi faiz de istenemeyeceğini savunarak, davanın usulden ve esastan reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalı şirketin ticari defterlerinin incelenebilmesi için bilirkişi raporu temini gerekmiş ancak davacı vekiline tanınan kesin süre içinde bilirkişi ücretlerini karşılamadığı, davacı vekilinin 15/05/2001 tarihli makbuzun aslını sunmadığı, yemin deliline de dayanmadığı fotokopi belgede davacının imzasından başka bir imzanın olmadığı, davalı aleyhine delil değeri olmayan imzasız fotokopi belgeye göre bile davacının bilinmeyen kişi veya kişilerden davalı şirketin hisse senetlerini devren aldığı, davacının davalı şirkete ödemiş olduğu parayı ispatlayamadığı ve TTK 329 ve 405. maddeleri gereğince şirket ortaklarının anonim şirkete sermaye olarak koydukları hisse bedellerini geri istemelerinin veya şirketin kendi hisselerini iktisap etmesinin mümkün olmaması gerekçeleriyle davacının davasının reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davacının sahih ortaklığı belirlenmeksizin mahkemenin eksik inceleme sonucu benimsenen sair gerekçesi yerinde değil ise de, kesin süre içerisinde bilirkişi ücretinin yatırılmaması sonucunda kanıtlanamayan davanın reddine ilişkin hükmün isabetli bulunmasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 29/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.