23. Hukuk Dairesi 2016/2329 E. , 2016/1968 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, borçlunun üçüncü kişiden olan alacağının paylaştırılmasına ilişkin...İcra Müdürlüğü"nün 2014/8484 E. sayılı dosyasından düzenlenen 06.07.2015 tarihli sıra cetvelinde, paylaşıma konu borçlunun üçüncü kişideki alacağı üzerinde müvekkilinin geçerli haczi olmasına rağmen müvekkilinin dosya bilgilerine yer verilmemesinin hatalı olduğunu, ikinci sırada pay ayrılan davalının takipsiz iştirak şartlarının bulunmadığını ve davalının alacağının muvazaalı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline ve davalıya ayrılan payın müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece dosya kapsamına göre; davacının itirazının, alacağın esas ve miktarı hususunda olmayıp sadece sıraya yönelik olduğu, sıraya alınmama itirazının da sıraya itiraz sayılacağı, bu nedenle görevli mahkemenin icra mahkemesi olduğu gerekçesiyle, dava dilekçesinin görev yönünden reddi ile mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Davacı tarafça davalının alacağının takipsiz hacze iştirak koşulları bulunmamasına rağmen temlik sözleşmesine dayalı olarak, sıra cetvelinde pay ayrılmasının mümkün olmadığı, davalının dayandığı temlik sözleşmesinin davacıyı zarar sokmak amacıyla muvazaalı olarak yapıldığı ileri sürülerek sıra cetveline itirazda bulunulmuştur.
Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın sadece esas ve miktarına ya da hem sıraya hem de esas ve miktarına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede ( İİK"nın m.142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla İcra Mahkemesi"nde ( İİK"nın m.142/son) ileri sürülmelidir.
Bu durumda mahkemece, davalının alacağının takipsiz hacze iştirak koşulları bulunmadığına ilişkin itirazın davalının sırasına, temlik sözleşmesinin muvazaalı yapıldığına ilişkin itirazın ise davalı alacağının esas ve miktarına yönelik olduğu, buna göre mahkemenin görevli olduğu gözetilerek, uyuşmazlığın esasının incelenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde yanılgılı gerekçeye dayalı olarak hüküm kurulması doğru olmamıştır.
2-Kabule göre, karar tarihinde yürürlükte olan HMK"nın 115/2. maddesi uyarınca mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Bu durumda mahkemece, HMK"nın 114/1-c madde hükmü gereğince anılan yasal düzenleme gözönünde bulundurularak, göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, karar tarihinde yürürlükte olmayan ve .../...
göreve ilişkin dava şartı öngörülmeyen HUMK"nın göreve ilişkin 7. ve 27. madde hükümlerine uygun olarak gerekçede "mahkememizin görevsiz olduğu", hüküm fıkrasının 1. bendinde "Dava dilekçesinin görev yönünden reddi ile mahkememizin görevsizliğine", 3. bendinde "görevsizlik kararı" ibarelerine yer verilmesi, mahkemenin yetkisiyle ilgili karar verilmemesine rağmen hüküm fıkrasının 2. ve 3. bendinde bendinde "yetkili ve" ibaresine yer verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 29.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.