Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/7530 Esas 2017/10194 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7530
Karar No: 2017/10194
Karar Tarihi: 07.12.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/7530 Esas 2017/10194 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2016/7530 E.  ,  2017/10194 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 23/01/2006-10/11/2012 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

    K A R A R

    Dava, davacının 23/01/2006-10/11/2012 tarihleri arasında davalı işverene ait iş taksi yerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davacı ile davalı ... arasındaki ilişkinin hizmet aktine dayanmadığı hasılat kirasına dayandığı kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir.
    Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliğinin kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
    Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır.
    Çalışma olusu her türlü delille ispat kazanabilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 10/06/2011-25/07/2011, 01/10/2011-24/10/2011, 01/03/2012-05/04/2012, 15/05/2012-02/11/2012 tarihleri arasında davalı ..."a ait 1232693 sicil numaralı işyerinden bildirimlerinin yapıldığı, davacının davalıya ait takside çalışırken çeşitli tarihlerde trafik cezası aldığı ve kaza yaptığı, davalı ..."ın 01/01/1999 tarihinden beri devam eden taksi ile yolcu taşımacılığına ilişkin vergi mükellefiyetinin bulunduğu, tanık beyanlarının alındığı anlaşılmaktadır.
    Somut olayda, davacının 10/06/2011-02/11/2012 tarihleri arasında davalı işveren tarafından bildirimlerinin yapılmış olması davacının davalı işverenin yanında hizmet aktiyle çalıştığına karine olup bu durumun aksi ancak eşdeğer yazılı belgeler ile kanıtlanabilir. Bu nedenle, davacının dava konusu dönemde geçen çalışmalarının tespiti bakımından işin esasına girilerek gerçek çalışma olgusunu belirleyip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.