Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/8988 Esas 2017/1869 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/8988
Karar No: 2017/1869
Karar Tarihi: 23.02.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/8988 Esas 2017/1869 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davadan bahsedilmektedir. Mahkeme, verilen hükmü açıklanması suretiyle mahkumiyet olarak karar vermiştir. Ancak, temyiz edilmesi üzerine, verilen hükümde bazı hatalar tespit edilmiştir. Bu hatalar şöyle sıralanabilir:
1) Mağdurun yaralanmasına ilişkin raporda, yanık izine ilişkin rapor aldırılması gerektiği belirtilmesine rağmen, bu husus göz önünde bulundurulmadan sanığın hukuki durumunun belirlenmesi,
2) Mağdurun psikolojik yönden ciddi şekilde yaralandığını bildiren raporun, mağdurun geçmiş tedavi evrakları temin edilmeden verilmesi ve bu hususta rapor alınmaması,
3) Taraflar arasında meydana gelen tartışmanın hangi taraftan kaynaklandığının araştırılmaması ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanup uygulanmaması konusunun karar yerinde tartışılmaması,
4) Gerekçeli kararda mağdurun adı-soyadı ve açık kimlik bilgilerinin yer almaması,
5) Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı ibareleri iptal etmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği.
5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. madd

3. Ceza Dairesi 2016/8988 E. , 2017/1869 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Hükmün açıklanması sureti ile mahkumiyet

Mahalli mahkemece, verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine; Ancak;
1) Mağdurun yaralanmasına ilişkin, ... Devlet Hastanesi düzenlenen 14/07/2009 tarihli raporda yer alan yanık izinine ilişkin olaydan altı ay sonra muayene edilerek yüzde sabit iz niteliğinde olup olmadığı hususunda rapor aldırılması gerektiği belirtildiği halde, bu husus gözetilmeden sanığın hukuki durumunun tayin edilmesi,
2) Mağdurun psikolojik yönden basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek biçimde yaralandığını bildirir 10/08/2009 tarihli raporun, mağdurun geçmiş tedavi evrakları temin edilmeden verildiği anlaşılmakla, mağdurun geçmiş tüm tedavi evrak ve raporları ile birlikte adli tıp kurumuna sevk edilerek bu hususta rapor temini yoluna gidilmesi gerektiği gözetilmeden, hangi tarihte yapıldığı da belli olmayan psikolojik muayene sonucunda düzenlenen rapora itibarla yazılı şekilde karar verilmesi,
3) Taraflar arasında meydana gelen tartışma sonucu çıkan kavgada, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22/10/2002 gün ve 2002/4-238 esas, 2002/367 sayılı kararında belirtildiği üzere, ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiğinin araştırılarak, sanık lehine TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun karar yerinde tartışılmaması,
4) Gerekçeli kararda, mağdurun adı-soyadı ve açık kimlik bilgilerine yer verilmemesi sureti ile 5271 sayılı CMK"nin 223/2.b maddesine aykırı davranılması,
5) Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinde belirilen hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca, 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesine göre sanığın kazanılmış hakları saklı kalmak kaydı ile isteme uygun BOZULMASINA, 23/02/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.