Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından, borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takip yapıldığı, örnek 9 ödeme emrinin Tebligat Kanunu"nun 35. maddesi uyarınca 15.06.2011 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin İcra Mahkemesi"ne şikayet yoluyla yoluyla başvurarak, örnek 9 ödeme emrinin tebliğ edildiği adresin borçlunun adres kayıt sisteminde kayıtlı adresi olmadığı, borçlunun adres kayıt sisteminde kayıtlı adresi icra dosyasında bulunduğu halde adres kayıt sistemi dışındaki başka bir adresi Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre yapılan tebligatın usulsüz olduğu ileri sürülerek, tebliğ tarihinin 06.09.2011 olarak düzeltilmesini istediği anlaşılmaktadır.
7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 10/1. maddesinde; “Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır...” hükmü ile 6099 Sayılı Yasanın 3. maddesi ile değişik aynı yasanın 10/2. maddesinde” Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır” hükmü yer almaktadır.
Yine aynı yasanın 35/1. maddesinde; “Kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini hemen tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecburdur. Bu takdirde bundan sonraki tebliğler bildirilen yeni adrese yapılır” hükmü ile 6099 Sayılı Yasanın 9. maddesi ile değişik aynı yasanın 35/2. maddesinde; “Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır” hükmü yer almaktadır.
Somut olayda, borçlu aleyhine Kadıköy 4. İcra Müdürlüğü"nün 2010/12 E. sayılı dosyası üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığı, örnek 9 ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde 09.02.2010 tarihinde yetki itirazında bulunduğu ve dosyanın yetkili İstanbul 31. İcra Müdürlüğü"ne gönderilmiş olduğu ve takibin İstanbul 31. İcra Müdürlüğü"nün 2011/10616 E. sayılı dosyası üzerinden devam ettiği, yetkili icra dairesince çıkartılan örnek 9 ödeme emrinin yetkisiz icra dairesine sunulan yetki itirazı dilekçesinde belirtilen ..Mahallesi Caddesi No:,,, Bursa
adresinede Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre 15.06.2011 tarihinde tebliğ edildiği, tebligat yapılan adres her ne kadar yetki itirazı dilekçesinde belirtilen adres olsa da, bu adresinde borçlunun adres kayıt sisteminde kayıtlı adresi olmadığı, borçlunun adres kayıt sisteminde kayıtlı adresinin Mahallesi, Hz,,,,Caddesi Osmangazi Bursa adresi olduğu, borçlunun yetkisi itirazından sonra adres değişikliğini bildirmediği taktirde yukarıda belirtilen yasal düzenleme olan Tebligat Kanunu"nun 10/2. maddesi uyarınca borçlunun adres kayıt sisteminde kayıtlı adresinin bulunup bulunmadığının tespit edilmesi ve adres kayıt sisteminde kayıtlı adres bulunması halinde kayıtlı adresin bilinen son adres olarak kabul edilmesi gerekir. Borçlunun adres kayıt sisteminde kayıtlı adresi olduğuna göre Tebligat Kanunu"nun 35/2 maddesinde belirtilen yasal düzenleme uyarınca, Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre ödeme emrinin tebliğ edilmesinin usulsüz olduğu gibi borçlu Hanım Yurdakul adına çıkartılmış ve iade olunmuş bir tebligat bulunmadığı halde örnek 9 ödeme emrinin doğrudan Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre tebliği de doğru değildir. O halde mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabul edilerek tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK."nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/06/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.