6. Hukuk Dairesi 2015/12377 E. , 2016/1401 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ :Tazminat
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava kiracılar tarafından açılan sözleşmenin feshi, peşin ödenen kiranın iadesi ve tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, sözleşmelerin feshi ile 22.500-TL maddi tazminatın tahsiline, diğer taleplerin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davalılar vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinden ...’in dava konusu taşınmazı 01.01.2005 tarihinde kendisinin kiraladığını ancak sözleşmede yeğeni diğer davalı ...’ın kiracı gözüktüğünü, 2 yıllık kiranın peşin ödendiğini, daha sonra ... ile 19.01.2006 tarihinde yeni bir sözleşme yapıldığını, bugüne kadar dükkanın yapı kullanım izin belgesinin kendilerine verilmediğini, 2006 yılında dükkanın mühürlendiğini, sözleşmelerin feshi ile işletme için yapılan müspet zarar için 30.000-TL, bugüne kadar ve bundan sonraki kira süresi için menfi zarar tazminatı olarak şimdilik 50.000-TL ve 45.000-TL peşin ödenen kira bedelinin iadesi ile ayrıca 50.000-TL manevi tazminatın fesih tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacılardan ... ile aralarında herhangi bir sözleşme imzalanmadığını, geçerli olan sözleşmenin 01.01.2005 tarihli sözleşme olduğunu, dükkanın cafe-bar olarak imzalandığını ancak kiracı tarafından restoran olarak işletilmek istendiğinden mühürlendiğini, 2006 yılının Ağustos ayına kadar taşınmazın davacılar tarafından kullanıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, sözleşmelerin feshi ile, TBK nun 301.maddesi gereğince kiraya verenin taşınmazı kullanım amacına uygun teslim etme ve sözleşme süresince de bu durumda bulundurmakla yükümlü olacağı, bu yükümlülüğünü yerine getirmeyen kiraya verenin oluşacak müspet zarardan sorumlu olacağı gerekçesiyle alınan bilirkişi raporu doğrultusunda 15.000-TL tesis için harcanan faaliyet gideri ve 7.500-TL sözleşme edimi ile uğranılan zarar olmak üzere toplam 22.500-tl müspet zarar talebinin yerinde olduğu, kiralananın mühürlenme tarihi 2006 yılı Ağustos ayına kadar davacılarca kullanıldığı gerekçesiyle bu döneme ilişkin ödenen kira bedellerinin iadesinin istenemeyeceği, sözleşmenin feshi nedeniyle davacıların manevi zarara uğradığı da kabul edilemeyeceğinden bu talep yönünden de davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafça dayanılan ve davalı tarafça da kabul edilen 01.01.2005 tarihli sözleşmede, taşınmazın 5 yıl için kullanıma elverişli dükkan-cafe-bar olarak kiraya verildiği belirtilmiş, özel şartlar 9.maddesinde ise; kiracının resmi kurumlardan kiralanan yer ile ilgili ruhsat vs gibi izinleri alamayacak olduğu taktirde kiralayanlardan hiçbir hak ve alacak talep edemeyeceği, doğacak her türlü sorumluluğun kiracıda olacağı kararlaştırılmıştır. Bu şart geçerli olup tarafları bağlar. Mahkemece sözleşmenin bu açık hükmü değerlendirilerek taleplerin tümden reddine karar verilmesi gerekirken, ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir, öte yandan taşınmazın dava tarihinden önce 01.08.2006 tarihinde mühürlendiği ve icra yolu ile de 11.04.2007 tarihinde taşınmazın tahliye edildiğinin anlaşılmasına göre kira sözleşmelerinin feshedilmesine karar verilmesi de isabetsiz olmuştur.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek H.U.M.K.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacıların vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 25.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.