Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14318
Karar No: 2016/6030
Karar Tarihi: 06.04.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/14318 Esas 2016/6030 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalıya 500.000,00 TL bedelli bir adet bono verilerek vadesinde ödenmediği iddiasıyla açılan menfi tespit davası reddedilmiş. Davacı, senedin bedelsiz olduğunu ve uzlaşma belgesinin yasalara aykırı olduğunu savunarak taraflar arasında bir alışveriş bulunmadığını ve müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini istemiştir. Davalı ise takibe dayanak yapılan uzlaşma belgesinin usulsüz olmadığını belirtmiş ve davanın kötüniyetli açıldığını iddia etmiştir.
Mahkeme, davacının bedelsizlik iddiasını kanıtlayamadığını ve uzlaşma belgesinin başka bir dava konusu olduğunu belirterek davanın reddine karar vermiştir. Kanun maddeleri olarak da Avukatlık Kanunu'nun 35/A maddesi ve protokolde imzalanan icra tehdidi altında yapılan ikrarın hüküm ifade etmeyeceği belirtilmiştir. Karar, temyiz edenlerin temyiz itirazlarının reddedilerek onanmıştır.
Kanun maddeleri:
- Avukatlık Kanunu'nun 35/A maddesi
- İcra ve İflas Kanunu hükümleri (protokolde imzalanan icra tehdidi altında yapılan ikrarın hüküm ifade etmeyeceği belirtilmiştir.)
19. Hukuk Dairesi         2015/14318 E.  ,  2016/6030 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı davalı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ve davalı vek. Av. ..."nin gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı vekili, müvekkili şirket yetkilisi tarafından imzalanarak davalıya 500.000,00 TL bedelli bir adet bononun verildiğini ve vadesinde ödenemediğini, bu senet nedeniyle yanlar arasında bir alışveriş bulunmadığını ve senedin bedelsiz olduğunu, anılan senede konu borçla ilgili taraflar ve vekilleri katılımıyla uzlaşma tutanağı düzenlendiğini ancak bu tutanağın içerik itibariyle yasalara aykırı olduğu gibi imzalayan vekillerin de yetkili olmaması nedeniyle hüküm ifade etmediğini, buna rağmen uzlaşma belgesine dayalı olarak davalı tarafından müvekkili aleyhine takip başlatıldığını belirterek, senet ve uzlaşma belgesi nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, bu mümkün olmadığı takdirde uzlaşma belgesinde bahsedilen faizin yasal faiz oranına tenkisine ve %20 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, replik dilekçesinde ise senet nedeniyle menfi tespit talep edildiğini bildirmiştir.
    Davalı vekili, takibe dayanak yapılan uzlaşma belgesinin Avukatlık Kanunu"nun 35/A maddesine uygun olarak hazırlanan ilam niteliğinde bulunduğunu, ilamlı icraya girişilmesinde bir usulsüzlük olmadığını, davacı tarafın bonoya konu borcunu bu uzlaşma belgesine bağladığını, davanın kötüniyetli şekilde açıldığını bildirerek, davanın reddini ve %20 oranında tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.
    Mahkemece, davacı tarafından bonoya dayalı olarak menfi tespit talebinde bulunulduğu, imzası inkar edilmeyen senet nedeniyle davacının bedelsizlik iddiasını kanıtlayamadığı, bu senedin önce uzlaşma belgesi sonrada yargılama sırasında 10/10/2013 tarihli protokole konu edildiği, gerek uzlaşma belgesi, gerekse protokolde davacının açık şekilde borcunu ikrar ettiği anılan protokolün icra tehdidi altında imzalandığı iddiasına yönelik davacı yanca delil sunulamadığı gibi uzlaşma belgesi ve içeriğinin başka bir dava konusu olduğundan bu yönde değerlendirme yapılamayacağı gerekçesiyle davanın ve koşulları oluşmadığından davalının tazminat isteminin ayrı ayrı reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle taraflar arasında akdolunan 10/10/2013 tarihli protokol hükümleri uyarınca icra tazminat talebinde bulunulamayacağına göre taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekilleri Yargıtay duruşmasında hazır bulunan taraflar yararına takdir edilen 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin bir diğerinden alınarak yek diğerine ödenmesine, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, 06/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi