13. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/27506 Karar No: 2015/2152
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2014/27506 Esas 2015/2152 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2014/27506 E. , 2015/2152 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR Davacı, borç olarak davalıya banka havalesi ile 49.737,50 TL gönderdiğini, borç verdiği paranın ödenmesini istemesine rağmen ödeme yapılmadığını, bunun üzerine alacağının tahsili için icra takibine giriştiğini ve yapılan takibe haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacıdan borç para almadığını, banka havalesi yolu ile gönderilen paranın kendisinin çalışmakta olduğu otelin ortağı olan dava dışı ... isimli şahsın davacıdan olan alacağının geri ödemesi olduğunu, davacının borcunu ödemek amacıyla bu parayı dava dışı ..." ye vermesi için kendisine yolladığını ve yapılan takibin haksız olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalıya banka havalesi ile borç para yolladığını ancak geri alamadığını iddia etmiş, davalı ise bu paranın davacının patronuna olan borcunun geri ödemesi olup, kendisine de patronuna ulaştırması için yollandığını savunmuştur. Mahkemece, davalının yaptığı savunma ile ispat yükünü üzerine aldığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiştir. Havale bir ödeme vasıtası olup, var olan bir borcun ödendiğini gösterir. Bu karinenin aksini havaleyi gönderen şahsın ispat etmesi gerekir. Davalı savunmasında, 2014/27506 2015/2152 borcu kabul etmemiş ve gerekçeli inkarda bulunmuştur. Öte yandan havale makbuzunda gönderilen paranın borç verildiğine dair herhangi bir şerhin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu haliyle havale, paranın borç olarak gönderildiğini ispata yeterli değildir. Somut olayda, davalı karz ilişkisini inkar ettiğine göre karz ilişkisinin varlığını davacının kanıtlaması gerekir. İspat yükü davacıdadır. Hal böyle olunca; mahkemece, bu yönde araştırma yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde yanlış değerlendirmeyle davanın kabulüne dair hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 2.2.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.