18. Ceza Dairesi 2016/53 E. , 2018/2079 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
1-Sanığa yükletilen yaralama eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
a-Sanık hakkında, Muğla 2. Asliye Ceza Mahkemesi"nin, 2008/594 esas ve 2009/93 karar sayılı ilamıyla, emniyeti suistimal suçundan verilen adli para cezasının tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden, suç tarihinden sonra kesinleşen geçmiş hükümlülüğünün tekerrüre esas alınması,
b-TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin, 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, ancak; bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak, hüküm fıkrasından, TCK"nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın çıkarılması ve tekerrür uygulamasına ilişkin hüküm fıkrasının, “ Muğla 2. Asliye Ceza Mahkemesi"nin, 2008/594 esas ve 2009/93 karar sayılı ilamıyla, sanık hakkında, emniyeti suistimal suçundan verilen adli para cezasının tekerrüre esas alınmasına” şeklinde değiştirilmesi, biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Hakaret suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-Tanık ..."in aşamalardaki ifadelerinde, sanığın, katılan ..."e yönelik hakarette bulunduğunu belirtmesi, tanık..."in kolluk ifadesinde, sanığın kendisine içki verilmeyince küfür ettiğini beyan etmesi ve hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair ek karar verilen ..."ün, kollukta, sanığın her iki katılana hakarette bulunduğunu ifade etmesi karşısında, tanıklar... ve..."ün tanık sıfatıyla ifadeleri alınarak, anlatımlar arasına oluşan çelişki giderilmeden, eksik kovuşturma ve yetersiz gerekçeyle, sanık hakkında TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanması,
b-Sanık hakkında, Muğla 2. Asliye Ceza Mahkemesi"nin, 2008/594 esas ve 2009/93 karar sayılı ilamıyla, emniyeti suistimal suçundan verilen adli para cezasının tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden, suç tarihinden sonra kesinleşen geçmiş hükümlülüğünün tekerrüre esas alınması,
c-TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin, 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/02/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.