Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/14576 Esas 2016/6017 Karar Sayılı İlamı

Y A R G I T A Y İ L A M I

MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/07/2014
NUMARASI : 2011/182-2014/431


Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasında pvc doğrama işi yapımı konusunda varılan anlaşma uyarınca imalat bedeli olarak 23.000,00 TL bedelli bir adet çekin müvekkili tarafından ciro edilerek davalıya verildiğini, davalının edimini ifa etmediği halde bedelsiz çeki icra takibine konu yaptığını belirterek, çek nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline ve %40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacı vekili tarafından dava dilekçesinde ticari defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması talep edilmiş olup verilen kesin süreye rağmen süresinde gider avansının yatırılmadığının belirlendiği bu durumda davacının bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağı ve borçlu olunduğunu kanıtlamaya yönelik başkaca delil de sunamadığı gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Yerel mahkemece gider avansının ifa edilmesi için verilen iki haftalık kesin süre dolmadan davacı vekilinin vekillikten istifa ettiği, bu çekilme beyanının davacı asile tebliğ olunması istemine dair 27/03/2014 havale tarihli dilekçesinin dosyaya sunulduğu görülmektedir. 03/06/2014 tarihli celsede ise davacı vekilinin aynı doğrultudaki beyanı üzerine vekillikten çekilme dilekçesinin davacı asile tebliğine dair ara karar tesis olunmuş ise de dosya içeriğinden davacı asile bu husustaki tebligatın yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında mahkemece davacı vekilinin vekillikten çekilme dilekçesinin davacı asile tebliği sağlanarak davacı asilin davaya katılma imkanının verilmesi gerekirken anılan eksikliğin giderilmeden yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 06/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.