Birden fazla kişi ile tehdit - yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/15296 Esas 2020/10874 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/15296
Karar No: 2020/10874
Karar Tarihi: 07.10.2020

Birden fazla kişi ile tehdit - yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/15296 Esas 2020/10874 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, bir grup sanık birden fazla kişi ile tehdit ve yaralama suçlamalarıyla yargılanmıştır. Mağdurların beyanlarında sanıkların kendilerini sopalarla darp ettiklerini ve tehdit ettiklerini belirtmeleri dikkate alınmıştır. Ancak, mahkemeye gelmeyen sanıklar hakkında duruşma yapılamayacağına ilişkin temel kuralın istisnalarından biri olarak düzenlenen CMK'nın 193/2. maddesinin, sanıklara yüklenen fiilin suç oluşturmayacağının açıkça anlaşılması durumunda uygulanabileceği ve somut olay bakımından böyle bir durumun olmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle, sanıkların yöntemince sorgusu yapıldıktan sonra hüküm kurulması gerektiği vurgulanmıştır. Kararda CMK'nın 193/2. maddesi detaylı bir şekilde açıklanarak, mahkemenin yanlış anlam yükleyerek yazılı şekilde hükümler kurduğu belirtilmiştir. Bu sebeple, kararın bozulup yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülmesine karar verilmiştir.
CMK'nın 193/2. maddesi, mahkemeye gelmeyen sanıklar hakkında duruşma yapılamayacağına ilişkin temel kuralın istisnalarından biri olarak düzenlenmiştir. Bu madde, dosyada mevcut deliller kapsamında yapılacak incelemede, sanıklara yüklenen fiilin suç oluşturmayacağının açıkça anlaşılması durumunda uygulanabilmektedir. Ancak, somut olay bakımından böyle bir durumun olmaması gerekmektedir.

4. Ceza Dairesi 2016/15296 E. , 2020/10874 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Birden fazla kişi ile tehdit, yaralama
HÜKÜMLER : Beraat, düşme

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Mağdurların beyanlarında, sanıkların kendilerini sopalarla darp ettiklerini ve "...yaşatmayacağız" biçiminde tehdit içeren sözler sarfettiklerini belirtmeleri ve mağdurların yaralanmalarına ilişkin raporları da olduğu gözetildiğinde, derhal beraat verilmesini gerektiren durum bulunmadığı anlaşılmakla; mahkemeye gelmeyen sanıklar hakkında duruşma yapılamayacağına ilişkin temel kuralın istisnalarından biri olarak düzenlenen CMK"nın 193/2. maddesinin, dosyada mevcut deliller kapsamında yapılacak incelemede, sanıklara yüklenen fiilin suç oluşturmayacağının açıkça anlaşılması durumunda uygulanabilmesi ve somut olay bakımından ise böyle bir durumun söz konusu olmaması karşısında, sanıkların yöntemince sorgusu yapıldıktan sonra hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, anılan maddeye yanlış anlam yüklenerek yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kanuna aykırı ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.