Hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan sanık ..."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 292/1 ve 62. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Diyarbakır 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/11/2018 tarihli ve 2018/594 esas, 2018/809 sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/7. maddesinde “Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilir.” hükmünün yer aldığı, dosya kapsamına göre, sanığın 23/02/2018 tarihinde saat 13.10"da Adliye Çay ocağında bulunması gerekirken Açık Ceza İnfaz Kurumunun bahçesindeki tellerden atlayarak firar ettiğinden bahisle hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan, Siverek Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 08/03/2018 tarihli ve 2018/1034 soruşturma, 2018/475 esas, 2018/385 sayılı iddianame ile açılan davanın yapılan yargılaması sonunda, Siverek 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/05/2018 tarihli ve 2018/334 esas, 2018/573 sayılı kararı ile sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilmiş olması karşısında, sanığın aynı eylemi sebebiyle Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının 06/07/2018 tarihli ve 2018/33458 soruşturma, 2018/11711 esas, 2018/7459 sayılı iddianamesi ile açılan mükerrer davanın, 5271 sayılı Kanun’un 223/7. maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 01.07.2019 gün ve 2019-1386 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08.07.2019 gün ve KYB/2019-71268 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya kapsamına göre; hükümlü hakkında 23.02.2018 tarihinde, Siverek’te işlediği hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan Siverek Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 08.03.2018 tarihli iddianamesi ile dava açılarak Siverek 1. Asliye Ceza Mahkemesinde 2018/334-573 esas-karar sayılı dosyası ile yargılama yapılıp 10.05.2018 tarihinde hükümlünün cezalandırılmasına karar verildiği ve bu kararın istinaf edilmeksizin kesinleştiği, hükümlünün aynı eylemi sebebiyle, suç yeri itibariyle yetkili de olmadığı halde, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 06.07.2018 tarihli iddianamesi ile açılan davada yargılandığı ve Diyarbakır 7. Asliye Ceza Mahkemesince 27.11.2018 günü mahkumiyetine karar verilip kararın istinaf edilmeden kesinleştiğinin anlaşılması karşısında;
5271 sayılı CMK.nın 223/7. maddesinde yer alan "Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa, davanın reddine karar verilir." hükmü uyarınca, Diyarbakır 7. Asliye Ceza Mahkemesince aynı fiil nedeniyle açılan mükerrer davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı"nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden Diyarbakır 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.11.2018 tarihli, 2018/594-809 esas-karar sayılı kararının CMK"nın 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, yürütülen mükerrer davanın 5271 sayılı CMK.nın 223/7. maddesi uyarınca REDDİNE, mahkemece hükmedilen cezanın kaldırılmasına ve infaz edilmemesine, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 02.03.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.