Abaküs Yazılım
Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2020/886
Karar No: 2022/278
Karar Tarihi: 17.03.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/886 Esas 2022/278 Karar Sayılı İlamı

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
(Karşı Görevsizlik)
ESAS NO : 2020/886 Esas
KARAR NO : 2022/278

HAKİM : ... ...
KATİP : ... ...

DAVACI : ... - ... ...
VEKİLİ : Av. ......UETS
DAVALI : ... (TC. ...) ...
VEKİLİ : Av. ... - ....
DAVA : Rekabet Yasağından Kaynaklı Tazminat
DAVA TARİHİ : 15/09/2020
KARAR TARİHİ : 17/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/03/2022
Bursa 17. İş Mahkemesinin, 16/10/2020 tarih, 2020/.... Esas ve 2020/....Karar sayılı görevsizlik kararı üzerine, mahkememize tevzi edilen, Rekabet Yasağından Kaynaklı Tazminat dava dosyasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ...'ın müvekkili işyerinde 09/01/2017 tarihinde çalışmaya başladığını, 10/03/2020 tarihinde ise istifa ederek işten ayrıldığını, davacı işe girerken yapılan sözleşmeye göre davalının davacı firmanın ve müşterilerinin ticari, sınai, teknolojik sırları ile iş ve hizmet mahsullerini, yöntemlerini kullanarak işveren ile aynı sektörde faaliyette bulunan rakip firmalarda çalışmamayı, bilgi aktarmamayı ve satmamayı kabul ve taahhüt ettiğini, ancak buna aykırı olarak istifasının üzerinden 2 yıl geçmeden rakip firmada çalışmaya başladığının tespit edildiğini, ayrıca davalının, davacı işyerinin sağladığı mesleki ve kişisel gelişimine katkıda bulunmak amacıyla bir aydan uzun süren bir eğitim programından yararlandığı takdirde altı aydan az olmamak kaydıyla eğitim süresinin iki katı sürede işverenin mecburi hizmet talebini karşılamayı da taahhüt ettiğini, ancak istifa ederek mecburi hizmet yükümlülüğüne de aykırı davrandığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 30.000TL rakip firmada işe başladığı tarihten itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından ikame edilen iş bu dava hukuki dayanaktan yoksun ve kötüniyetli olup, vekil eden tarafından kabulünün mümkün olmadığını, iş bu davanın açılmasında görevli olan mahkeme, iş mahkemeleri olmayıp, Ticaret Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, davacı firma, vekil edene karşı iş akdinin sona ermesinden sonra, başkaca rakip firmada çalıştığı gerekçesiyle, kabul etmemekle birlikte haksız rekabet eylemi sebebiyle cezai şart olarak kararlaştırılan tazminatın ödenmesi talepli dava ikame etmiş olup, iş bu hususta görevli mahkeme, yüksek mahkeme kararlarında da belirtildiği üzere asliye ticaret mahkemesi olduğunu, davacı, dava dilekçesi 1. Sayfasında, fazlaya dair istem haklarını saklı tutarak, brüt 12 aylık ücretin şimdilik 30.000 tl. 'sinin tahsilini talep ettiğini ancak davalının aylık brüt ücretinin 5.105,54 TL.. Olduğunu yazmak suretiyle belirsiz alacak davası açtığını belirttiğini, dava değeri belirli olduğu halde davacının belirsiz alacak davası açmasında hukuki yararı bulunmadığını, bu nedenle, hukuki yarar yoklugundan davanın reddi gerektiğini, esasa ilişkin ise; vekil eden davacı şirkete 01/07/2017 tarihinde evlilik nedeniyle işten ayrıldığını, vekil eden davacı şirkette vergi asistanı olarak görev yapmış olup , Şirket bünyesinde çalıştığı süre boyunca şirketin gizli bilgilerine ulaşabilecek düzey ve pozisyonda yer almadığını, SMMM belgesine henüz sahip olmaması nedeniyle şirket için kilit noktada yer alan bir çalışan olmadığını, vekil eden, işten ayrılmasını müteakip hemen sonrası pandemi sürecinin baş göstermesi, evlilik nedeniyle hak kazanılan tazminat tutarımın ilgili ay sonunda ödenmemiş olması, eşinin çalıştığı şirketin kısa çalışma ödeneği yöntemine geçmesi ekonomik olarak da sıkıntı çekmesine sebep olduğunu, SMMM belgesine haiz olmaması sebebiyle herhangi bir şirkette çalışması mümkün olmadığından, hayat şartları da göz önünde bulundurulur ise yapabildiği ve bildiği işte çalışmaya devam etmiş olduğunu, vekil edenin yapmış olduğu görevin; Vergi Usul Kanunu, KDV Kanunu, Kurumlar Vergisi Kanunu gibi herkes için ortak olan Kanunları esas alarak şirket kayıt yapısını denetlemek olduğunu, temel dayanağın kanunlara dayanması ve yapılan şirket incelemelerinin tamamen resmi kayıt ve evraklar üzerinden yapılıyor olması şirket içerisinde herhangi bir ticari, sınai ve teknolojik sırrın oluşmaması anlamına gelmekle birlikte çalıştığı süre boyunca elde ettiği tüm deneyimler işi yapabilmek için öğrenilen ve her yerde yazan ve mevcut olan standart bilgiler olduğunu, yapılan iş gereği denetim için müşterilere gidilmekte olup, kendilerinden talep edilen belge ve bilgiler doğrultusunda kontrol sağlanmakta olduğunu, müşteri ile yapılan özel bilgi gerektiren konular denetimlere katılan SMM’ler tarafından görüşülmekte olduğunu, vekil eden hiçbir zaman bu vasıfta bir çalışan olmadığını, davacı şirket tarafından, vekil edene mesleki gelişimi, eğitimi için hiçbir eğitim verilmemiş ve masraf yapılmamış olup, iş bu talebin dayanağı bulunmadığını, bu nedenle iş bu talebin reddini talep ettiklerini, davacı şirket, vekil edenin davacı firmaya ait ticari sırları rakip firmaya aktardığı ve haksız rekabette bulunduğu iddiasında bulunmuş olup, kabul edilmediğini, davacı firma , hangi ticari sırların vekil eden tarafından çalıştığı firmaya aktarıldığını ve bu eylemin davacıyı nası , ne kadar zarara uğrattığını açıklaması talep edildiğini, işçinin rakip bir işletmede çalışması her durumda haksız rekabet teşkil etmediğini, taraflar arasında düzenlenen iş sözleşmesi incelendiğinde, davalı işçinin, şirketin işine rakip herhangi bir işe veya faaliyete doğrudan veya dolaylı olarak girmeyeceği konusunda 2 yıl süreli bir yasak getirildiğinin anlaşıldığını, davalının eylemleri nedeniyle davacının zarara uğradığına dair somut veri bulunmamakla birlikte; yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler karşısında da, iş sözleşmesi ile davalının Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde 2 yıl süreyle davacı şirketin işine rakip bir işte çalışmayacağı şeklinde çalışma yasağı getirilmesi ve başlıbaşına Anayasa ile güvence altına alınan çalışma hürriyetinin açık bir ihlali niteliğinde olduğunu, anılan bu sebeplerle; İş bu davaya bakmakla görevli mahkeme, iş mahkemeleri olmadığından, iş mahkemesinin görevsizliğine karar verilmesi ile, dosyanın görevli asliye ticaret mahkemesine gönderilmesine, davanın hukuki yarar dava şartı yokluğundan usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise, haksız ve yasal dayanaktan yoksun olarak ikam edilen iş bu davanın esastan reddi ile, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava; taraflar arasında akdedilen iş sözleşmesi gereğince, iş sözleşmesi sona erdikten sonrası dönem bakımından rekabet yasağının ihlalinden doğduğu ileri sürülen cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Dava ilk olarak Bursa 17. İş Mahkemesi'nin 2020/214 Esasına kaydedilmiş olup, Bursa 17. İş Mahkemesi'nce, 25/09/2020 tarihli tensip tutanağı ile davacıya 30.000TL'lik cezai şart bedelinin ne kadarının rekabet yasağından ne kadarının eğitim masrafları ile mecburi hizmet yükümlülüğünden kaynaklı olduğunu bildirmesi için süre verilmiş, davacı vekili mahkemeye sunduğu 02/10/2020 tarihli beyan dilekçesi ile "davanın 20.000,00 TL'sinin rekabet yasağından, 10.000,00 TL'sinin eğitim masrafları ile ilgili mecburi hizmet yükümlülüğünden kaynaklı olduğu" bildirilmiştir. 10.000,00 TL'lik Eğitim masrafları ile mecburi hizmet yükümlülüğünden kaynaklı cezai şart bedeli talebi dosyadan tefrik edilerek yapılan yargılama sonucunda, 16/10/2020 tarih, 2020/214 Esas ve 2020/54 Karar sayılı kararı ile özetle; Yargıtay 9.HD’nin 2016/8763 e-2019/13748 k sayılı içtihatı da dikkate alınarak iş akdinin sona ermesinden sonraki dönemde yapıldığı iddia edilen rekabet yasağına aykırı davranışlara ilişkin taleplerin ticaret mahkemelerinde görülmesi gerektiğinden görevsizlik kararı verildiği görülmüştür.
Tarafların tanık deliline dayandığı anlaşılmakla, mahkememize tanıkların dinlenmesine karar verilmiştir.
Mahkememizce; SGK'ya müzekkere yazılarak, davalının SGK hizmet dökümünün dosyaya celbedildiği görülmüştür.
Mahkememizce; BTSO ya müzekkere yazılarak, davalının çalıştığı ... Yeminli Mali Müşavirliği ve davacı şirkete ait sicil dosyasının dosyamız içerisine celp edildiği görülmüştür.
Mahkememizce; dosyanın haksız rekabet konusunda uzman bilirkişiye tevdi ile, tarafların iddia ve savunmaları kapsamında inceleme yapılarak, davalı işçinin çalışmaya başladığı şirketin fiili olarak faaliyet alanının tespit edilerek davacı şirkete rakip olup olmadığı, davalı işçinin davacı bünyesinde iken yaptığı işi yapıp yapmadığı irdelenerek TBK 444 ve devamı maddelerinde düzenlenen rekabet yasağı koşullarının mevcut olup olmadığı, davacının taraflar arasındaki sözleşme kapsamında bu nedenle cezai şart talep edip edemeyeceği hususlarında inceleme yapılmak üzere rapor düzenlenmesine karar verildiği, bu nedenle dosya tüm ekleri ile birlikte konusunda uzman bilirkişi ....'a teslim edildiği, bilirkişinin 26.01.2022 tarihli raporunu dosyaya ibraz ettiği görülmüştür.
6100 Sayılı HMK'nın 1.maddesinde; görevin kamu düzenine ilişkin olduğu düzenlenmiş olup aynı yasanın 114/1-c maddesinde; görevin dava şartı olduğu belirtilerek, mahkemenin görevli olup olmadığını davanın her aşamasında mahkemenin kendiliğinden araştıracağı hükmüne yer verilmiştir.
Dava, rekabet yasağının ihlalinden doğduğu ileri sürülen cezai şart alacaklarının tahsili istemine ilişkin olup, öncelikle dikkate alınması gereken husus uyuşmazlığın 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda mahkememizin görevli olup olmadığı hususunda değerlendirme yapmak gerekmiştir.
Her ne kadar Yargıtay uygulamasında iş sözleşmesinde öngörülen rekabet etmeme yasağının iş sözleşmesinin devamı sürecinde ve sona erdikten sonra şeklinde ikili ayrıma tabi tutulmakta ve görevli mahkeme bu ayrıma göre belirlenmekte ise de; Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin, 2021/3076 Esas, 2021/9789 Karar sayılı ilamı ile görüş değişikliğine gidilmiş ve bu husus " ...Uyuşmazlığın kaynağı iş sözleşmesi olduğundan Türk Borçlar Kanununun 444 ve devamı maddelerine dayalı olarak İş Kanunu kapsamında işçi sayılan kişinin, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle açılan cezai şartın tahsiline ilişkin davalarda iş mahkemeleri görevlidir. Dairemizin önceki kararlarında işçinin iş sözleşmesi sona erdikten sonrası dönem bakımından rekabet yasağına ilişkin olarak cezai şart ve tazminat davaları bakımından ticari dava olduğu belirtilmiş ise de; konunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla,yukarıda belirtilen açıklamalar uyarınca görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğu belirlendiğinden bu karardan dönülmesi gerektiği anlaşılmıştır..." şeklinde izah edilmiştir.
Somut olayda davacı işveren ile davalı işçi arasında rekabet yasağına ilişkin düzenlenmiş olan sözleşme maddesi uyarınca tarafların talep edebilecekleri cezai şarta ilişkin davaların görülme yeri iş mahkemeleri olduğundan, Yargıtay uygulamasındaki bu görüş değişikliği dikkate alınarak mahkememizin davaya bakmaya görevli olmadığı anlaşılarak, görevsizlik kararı vermek gerekmiş, dosya mahkememize Bursa 17. İş Mahkemesinin 16/10/2020 tarihli 2020....esas 2020/.... karar sayılı görevsizlik kararı ile gönderildiğinden ve her iki mahkeme arasında görev uyuşmazlığı ortaya çıktığından mahkememiz kararının istinaf edilmeksizin kesinleşmesi durumunda görev uyuşmazlığının halli ve merci tayini için dosyanın resen Bursa Bölge Adliye Mahkemesi ilgili dairesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar oluşturulmuştur.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın konusu itibariyle davaya bakmaya görevli mahkeme İŞ MAHKEMESİ olduğundan Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Davanın Görev Dava Şartı Yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Dosya mahkememize Bursa 17. İş Mahkemesinin 16/10/2020 tarihli 2020/....esas 2020...karar sayılı görevsizlik kararı ile gönderildiğinden ve her iki mahkeme arasında görev uyuşmazlığı ortaya çıktığından mahkememiz kararının istinaf edilmeksizin kesinleşmesi durumunda görev uyuşmazlığının halli ve merci tayini için dosyanın resen Bursa Bölge Adliye Mahkemesi ilgili dairesine gönderilmesine,
2-Harç, masraf, avans ve vekalet ücreti hususlarının görevli mahkemece karara bağlanmasına, herhangi bir sebeple görevli mahkemede yargılamaya devam olunmaması halinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile yargılama giderlerine hükmedilebileceğine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/03/2022

Katip ...
¸e-imzalıdır

Hakim ...
¸e-imzalıdır




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi