Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/10980
Karar No: 2018/9645
Karar Tarihi: 24.04.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/10980 Esas 2018/9645 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/10980 E.  ,  2018/9645 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : İTİRAZIN İPTALİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerlerinde 29.12.1989 - 16.04.2013 tarihleri arasında en son müdür olarak çalıştığını, emeklilik nedeniyle çalışmasını sona erdirdiğini, hak kazandığı kıdem tazminatı ile kullanmadığı yıllık izinlerin ücretlerini talep etmesine rağmen ödenmediğini, bunun üzerine alacaklarının tahsilini teminen davalı banka aleyhine ... 27. İcra Müdürlüğünün 2014/1211 esas sayılı dosyasından takip yapıldığını, borçlu (davalı) tarafından takibe ve borcun tamamına haksız olarak itiraz edildiğini, müvekkilin iş akdinin emeklilik nedeniyle sona ermesinden dolayı kıdem tazminatına hak kazandığını, davalının, davacının görev yaptığı sürede usulsüz işlemlerde bulunduğu, iş akdinin bu nedenle haklı sebeple feshedildiği, sözde usulsüz işlemleri nedeniyle mali mesuliyetinin de bulunduğu vb. gibi beyan ve iddiaların gerçekle ilgisi bulunmadığını, davalı banka tarafından 12.11.2013 tarihinde yani fesihten 7 ay sonra tebliğ edilen yazıda davacıya işten çıkarılma cezası verildiğinin bildirildiğini, yazıya karşılık davalıya gönderilen cevabi ihtarda alacaklarının ödenmesinin talep edildiğini ileri sürerek borçlunun icra dosyasına yönelik itirazının iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacı hakkında bankanın Teftiş Kurulu Başkanlığının 12.06.2013 tarih ve 391/1 sayılı soruşturma raporu ile .... Gıda İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. firmasının kredilerinin teminatına ipotek alınması sırasında vekaletname ile gerçekleştirilen işlemde Baş Hukuk Danışmanlığından görüş alınmadığı, yapılan incelemede vekaletnamenin uygun olmadığı ve ipotek işleminin yolsuz tescil olarak nitelendirilebileceği yönünde mütalaa verildiği, bu hususlara riayet edilmemesi sonrasında, Baş Hukuk Danışmanlığından alınan görüşte, takip hesaplarında izlenen banka riskinin teminatsız kalmasına sebebiyet verdiği, banka sistemine fiktif ipotek girişi yapılmasını sağlayarak ilgili firmaya kredi kullandırılmasına devam ettiği, ... Sosyal Hiz. Otom. Hizm. Tem. Sis. Tic. Ltd. Şti. firmasının ortaklarının kredi kullanım tarihinde açık takip riskleri ve aksamalar olmasına rağmen kredi kullandırılmasına ve kullandırılan kredilerin bir kısmının dolaylı şekilde Kalkandelen firmasına kullandırılmasına sebebiyet verdiği, hatalı uygulamalar yönünden Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından uyarılmasına rağmen Kalkandelen firmasına kredi kullandırmaya devam ettiğinin raporda belirtildiği, bu tespit sonucunda Yönetim Kurulunun 08.11.2013 tarih ve 2689-49 sayılı kararı ile davacının mali sorumluluğu bulunmasına karar verildiği, ayrıca davacının fiillerinin işten çıkarılma cezasını gerektirmesi nedeniyle, daha önce bankadan ayrılan davacının sicil kaydına işlenmesine karar verildiğini, Banka Personel Yönetmeliği’nin 50. maddesinde “..hakkında yapılan bir soruşturma sırasında ilgilinin görevden ayrılması soruşturmayı durdurmaz. Soruşturma sonucunda kesinleşen disiplin cezası siciline işlenir. Adli makamların takip ve kararları disiplin cezasının uygulanmasını durdurmaz…” ve 52. maddesinde; “…mali sorumluluğunun bulunduğu…“ yönde düzenlemelerin olduğunu, davacının talep ve dava konusu yaptığı alacaklarının ödenmemesinin yönetmelik hükümlerine dayandığını, davacının emekliliğini istediği tarihte davacı hakkında Müfettiş ... tarafından düzenlenmiş bir inceleme raporunun bulunduğunu, müfettiş . .. tarafından düzenlenen soruşturma raporunda ise davacının inceleme raporuna ve uyarılmasına rağmen aynı hatalı uygulamalara devam ederek ilgili firmaya kredi kullandırılmasına devam ettiği tespitinin yer aldığını savunarak davanın reddini savunmuştur.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, davacının iş akdini 16.04.2013 tarihinde emeklilik nedeniyle sona erdirdiğini, davacının emeklilik sebebiyle iş akdini feshetmesi sonucu artık hizmet akdi devam etmediğinden sonraki tarihli 08.11.2013 tarihli disiplin kurulu kararına istinaden işverenin işten çıkarma cezası işleminin hukuki sonuç doğurucu nitelikte olmadığı ve fesih işlemi geriye de yürümediği için 16.04.2013 tarihinde akdi sona erdiren fesih iradesine dayalı olarak uyuşmazlığın çözümü gerekeceği ve mevcut yasal düzenlemelere göre davacının iş akdini kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde sona erdirdiği ve kullanılmayan izinlerden dolayı izin ücreti alacaklısı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Mahkemece, iş sözleşmesinin eki personel yönetmeliğinde bloke edilen daha sonra işçiye ödenecek miktarla ilgili faiz ödenmeyeceği kabul edildiğinden davacının faiz talebinin reddine karar verilmiş ise de; mülga 1475 sayılı İş Kanunu"nun 14. maddesinde, emeklilik nedeniyle iş sözleşmesini fesheden işçiye kıdem tazminatının fesih tarihi itibariyle ödeneceği, 4857 sayılı İş Kanunu"nun 59. maddesinde de sözleşmesi sona ... işçinin hak kazanıp da kullanmadığı yıllık izin sürelerine ait ücretin işçiye ödeneceği açıkça düzenlenmiştir. Bu yasal düzenlemeler karşısında hakkında soruşturma veya inceleme bulunan işçilere mali haklarının soruşturma sonuçlanıncaya kadar ödenmeyeceğini düzenleyen yönetmelik hükmüne geçerlilik tanınamaz. Soruşturma konusu olayla ilgili kesinleşmiş bir mahkeme kararı da bulunmamaktadır. Bu durumda herhangi bir mahkeme kararı olmaksızın bankanın kendiliğinden mali sorumluluk gerekçesini ileri sürerek, davacının hesabına bloke koyup tasarrufunu engellemesinin yasal olmadığı ve blokeye alınan tutarlarla ilgili herhangi bir nemalandırma işleminin de yapılmadığı anlaşılmakla, kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti alacağına yönelik faiz talebinin kabulü gerekirken reddi hatalı olmuştur.
    3-Belirtilmesi gereken diğer bir hususta hükme esas alınan bilirkişi raporunda, yıllık izin ücreti alacağının net 27.656,14 TL olarak hesaplandığı, icra takip dosyasında ise davacının talep ettiği yıllık izin ücreti alacağı miktarının net 21.374,00 TL olduğu halde, mahkemece hükmedilen net 21.025,14 TL yıllık izin ücreti alacağının nasıl hesaplandığı anlaşılmamıştır. Mahkemece kabul edilen yılık izin ücreti miktarının hesaplanmasına esas alınan kullanılmayan izin gün sayısı ve ücret miktarı açık olarak belirtilmek suretiyle hesaplanması gerekirken bunun gözardı edilerek hüküm tesis edilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi