Hırsızlık - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/13928 Esas 2018/3138 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/13928
Karar No: 2018/3138
Karar Tarihi: 01.03.2018

Hırsızlık - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/13928 Esas 2018/3138 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık E.T. hakkında mala zarar verme suçundan tayin edilen 2.000 TL adli para cezasına ilişkin hüküm, doğrudan verilen 3.000 TL'ye kadar olan adli para cezalarından ibaret olduğu için temyizi mümkün değildir ve mahkumiyet hükmü kesinleşmiştir. Hırsızlık suçundan tayin edilen hüküm ise, Anayasa Mahkemesi'nin kararı nedeniyle uygulanamayacak kısımlar içermektedir ve bozulmalıdır. TCK'nın 53. maddesi uyarınca seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılma hükmü, kısmi iptal edilmiştir. Mahkeme kararında kullanılan kanun maddeleri; 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 317. ve 322. maddeleridir.
13. Ceza Dairesi         2016/13928 E.  ,  2018/3138 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : Kocaeli Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    I-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000 TL"ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, sanık hakkında mala zarar verme suçundan dolayı tayin edilen 2.000 TL adli para cezasına ilişkin hükmün, cezanın türü ve miktarı itibariyle temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince sanık E.. T.. müdafiinin temyiz itirazlarının tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
    II-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık E.. T.. müdafiinin temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümden “b” bendinin çıkartılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01/03/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.