10. Hukuk Dairesi 2017/6606 E. , 2019/9402 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Kastamonu İş Mahkemesi
Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.3 maddesi gereğince kabulüne, Kastamonu İş Mahkemesinin 2016/240 E. 2017/101 K. sayılı kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili; ... Teks.Tur.San.Tic.Ltd.Şti’nin ... İlçesi ... Mahallesinde bulunan ... Giyim San.Taah.Tic.Ltd.Şti."ne ait yeri kiraladığını, daha sonra işyerinin 28.02.2005 tarihinde kapatılarak Şirketin tasfiyesine karar verildiğini, bu kiralama nedeniyle ortada devir işlemi söz konusu olmadığından ... Tekstil Tur.San.Tic.Ltd.Şti."nin, ... Giyim San.Taah.Tic.Ltd.Şti."nin borçlarından sorumlu olamayacağını, ancak SGK Müfettişince düzenlenen raporla, işyerinin ... Tekstil Tur.San.Tic.Ltd.Şti."nce devir alınması nedeniyle bu şirketin müdürü olan müvekkilinin de sorumlu bulunduğundan bahisle, müvekkiline 29 adet ödeme emri gönderildiğini, kaldı ki ödeme emirlerine konu sigorta primi ve işsizlik sigortası primi borçlarının da zamanaşımına uğradığını belirterek, öncelikle söz konusu ödeme emirlerinin zamanaşımı nedeniyle iptaline, aksi kanaat hasıl olması durumunda ise her iki şirket arasındaki işlemin "devir" olarak kabul edilemeyeceğinden Kurum işleminin bu yönüyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, davacının eski ortağı olduğu ... Tekstil Emprime Baskı İth.İhr.Tic.Ltd.Şti.’nin kuruma olan prim borçları sebebiyle gönderilen ödeme emrinin iptalini talep etmiştir.
II-CEVAP
Davalı Kurum vekili; kurum müfettişliğince yapılan teftiş sonucunda, ... Giyim San.Taah.Tic.Ltd.Şti"ne ait işyerinin, yükümlülükleriyle birlikte ... Tekstil Tur. San. Tic. Ltd. Şti."nce devir alınması nedeniyle ... Tekstil Tur. San. Tic. Ltd. Şti."nin tüm borçlardan dolayı müteselsilen sorumlu olduğunun tespit edildiğini, söz konusu borçların zamananında ödenmemesi sebebiyle icra takibine geçildiğini, ancak kurum alacağının şirketten tahsil edilemediğini, öte yandan dava konusu borçların, ... sicil sayılı işyeri dosyası üzerinden yapılandırılması için şirket müdürü İsmail Pelenkoğlu tarafından 30.05.2011 tarihinde başvuruda bulunulduğunu, ne var ki prim borçlarının yine tahsil edilemediğini, çeşitli tarihlerde ödeme emirlerinin tebliğ edilmesi, şirket müdürlerinin emekli maaşlarından kesinti yapılması, şirket gayrimenkulünün cebri icra yoluyla satılarak elde edilen meblağın icra dosyalarına mahsup edilmesi ve yapılandırılmaya başvurulmuş olması gibi hallerin zamanaşımını kestiği belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, yasa gereği davacının şiketin prim borçlarından sorumlu olduğu, zamanaşımı sürelerinin dolmadığı ve kuruma başvuru şartının yerine getirilmediği gerekçeleriyle davanın reddini savunmuştur.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Yasal süresi içinde ödenmediği gerekçesiyle Sosyal Güvenlik Kurumunca icra takibine geçilmiş olan 2000, 2001, 2002, 2003, 2004, 2005 ve 2007 yıllarının muhtelif aylarına ait sigorta primi ve işsizlik sigortası primi borçlarının, zamanaşımına uğramadan icra yoluyla takibe geçilmiş olduğu, öte yandan zamanaşımını kesen haller de dikkate alındığında bu hallerin vuku bulduğu tarihleri takip eden takvim yılından başlayarak yeni bir zamanaşımının daha başladığı hükmü dikkate alındığında, dava konusu borçların tahsil zamanaşımına uğramadığı, her iki şirket hakkında yapılan icrai işlemlerin müşterek ve müteselsil sorumlu durumda bulunan şirket müdürü ... açısından da hüküm ifade ettiği, Kurum Müfettişince yapılan tespitlere istinaden ... Giyim San. Taah. ve Tic. Ltd. Şti. ile ... Tekstil Tur. San ve Tic.Ltd. Şti. arasındaki işlemin "Devir" olarak kabul edilmesi icap ettiğinden Kurumca yapılan işlemin iptal edilmemesi gerektiği kanaatine varıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Mülga 818 sayılı Borçlar Kanununun 51. maddesi gereğince eksik teselsül hükümlerinin uygulanması gerektiği, her sorumlu bakımından zamanaşımının ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği, haciz tatbiki için 6183 sayılı Kanun gereğince usulüne uygun ödeme emri tebliği gerekirken tebliğ işlemi yapılmadan haciz işlemi yapıldığından bu işleminde zamanaşımını kesmeyeceği, ödeme emrinin tebliğ tarihi 07/04/2016 tarihine kadar 5 ve 10 yıllık zamanaşımı sürelerinin dolduğu gerekçesiyle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.3 maddesi gereğince KABULÜNE,
Kastamonu İş Mahkemesinin 2016/240 E., 2017/101 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Davanın KABULÜ ile, 2001/64, 2001/754, 2001/1238, 2001/1239, 2001/1283, 2002/1001, 2002/1002, 2002/1298, 2002/1299, 2002/22, 2003/23, 2003/10057, 2003/10058, 2003/10417, 2003/10418, 2003/11148, 2003/11149, 2003/11357, 2003/11361, 2004/10692, 2004/10693, 2004/11460, 2004/11461, 2005/10579, 2005/10580, 2005/11478, 2005/11479, 2007/11785, 2007/11742 takip numaralı dosyalardan davacıya gönderilen ödeme emirlerinin zamanaşımı nedeniyle İPTALİNE karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ
Davalı Kurum vekili; davacı ...’un şirket müdürü olarak her iki şirket hakkında yapılan icrai işlemlerden müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, zamanaşımını kesen hallerin davacı hakkında da geçerli olmasına rağmen, Mahkemece zamanaşımı nedeniyle davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
506 sayılı Kanunun 80. maddesinde 3917 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik uyarınca, Kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Bu durumda zamanaşımı süresi bakımından, 3917 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 08.12.1993 tarihinden önceye ilişkin prim ve gecikme zamları yönünden Kurumun alacak hakkı, Borçlar Kanununun 125. maddesinde öngörülen on yıllık zamanaşımı süresine tabi olup, zamanaşımının başlangıç tarihi, anılan Kanunun 128. maddesi hükmü gereğince alacağın muaccel olduğu tarihtir ve zamanaşımının kesilmesi ile durmasına ilişkin 132. ve ardından gelen maddelerindeki düzenlemeler de burada uygulama alanı bulmaktadır.
08.12.1993 tarihi ve sonrasına ilişkin prim ve gecikme zammı borcu yönünden ise, 6183 sayılı Kanun"un “Tahsil zamanaşımı” başlığını taşıyan 102. ve ardından gelen maddeleri uygulanacaktır. Anılan madde hükmüne göre, zamanaşımı süresi beş yıl olup, zamanaşımı süresinin başlangıcı da, alacağın vadesinin rastladığı takvim yılını izleyen yılbaşı olarak belirlenmiştir.
06.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5198 sayılı Kanun ile bu konuda yeniden bir düzenleme yapılarak 506 sayılı Kanunun 80. maddesinin beşinci fıkrasında değişiklik yapılıp, Kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Kanunun 51. maddesiyle birlikte 102. maddesinin de uygulanmayacağı hükme bağlanarak 3917 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki duruma dönülmüştür.
01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanun’un; Devir, temlik, haciz ve Kurum alacaklarında zamanaşımı başlığını taşıyan 93. maddesinin 2. Fıkrasının birinci cümlesinde, Kurumun prim ve diğer alacaklarının on yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, zamanaşımı süresinin başlangıcının ise, ödeme süresinin dolduğu tarihi takip eden takvim yılı başı olduğu belirtilmiştir. Aynı fıkranın ikinci cümlesinde ise; özel durumlardan doğan prim ve diğer alacaklar yönünden zamanaşımının başlangıç tarihi ayrıca düzenlenmiştir. Buna göre; Kurumun prim ve diğer alacakları; mahkeme kararı sonucunda doğmuş ise mahkeme kararının kesinleşme tarihinden, Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurlarınca yapılan tespitlerden doğmuş ise rapor tarihinden, kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatı gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemelerden doğmuş ise bu soruşturma, denetim ve inceleme sonuçlarının Kuruma intikal ettiği tarihten veya bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulmuş kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden doğmuş ise bilgi ve belgenin Kuruma intikal ettiği tarihten itibaren, zamanaşımı süresinin başlatılması gerekecektir.
Konuya ilişkin 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden önceki yasal mevzuatımızda, 506 sayılı Kanunun 80. maddesinde ve 6183 sayılı Kanunda prim ve diğer alacakların doğmasındaki özel durumlara göre zamanaşımı başlangıcı yönünden bir düzenlemenin yer almadığı görülmektedir. 5510 sayılı Kanunun 93. maddesi ile 506 sayılı Yasada yer almayan yeni bir düzenleme getirilmiş, prim ve diğer alacakların doğmasındaki özel durumlarda zamanaşımının hangi tarihten başlayacağı belirlenmiştir. Öncelikle belirtmek gerekir ki; genel olarak Kanunların geriye yürümemesi (geçmişe etkili olmaması) kuralı ve zamanaşımına ilişkin olarak 5510 sayılı Kanunda, geriye yürüyeceğine olanak veren bir düzenleme bulunmadığı gözetildiğinde, zamanaşımı ile ilgili olarak getirilen düzenlemenin geçmişe etkili olmadığı konusunda kuşku bulunmamaktadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinde; davacının ... Tekstil Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin müdürü olduğu, anılan şirkete ilişkin 12.04.2004 günlü Ticaret Sicil Gazetesinde yer alan ilanda, 02.04.2004 tarihli ortaklar kurulunun 7 no’lu kararına göre; şirketin Kastomunu İli, İhsangazi İlçesi, Çay Mahallesinde bulunan ... Giyim San. Taah. ve Tic. Ltd. Şti.’ne ait fabrika işyerinin kira kontratı sözleşmesi ile kiralanmasına, şirketin kiralanan bu işyerine şube açılmasına karar verildiği, dava dışı ... Giyim San. Taah. Tic. Ltd. Şti.’nin, 2000-2005/03 aylarına ait prim, işsizlik sigortası borcunu içerir 29 adet ödeme emrinin davacıya 07.04.2016 tarihinde tebliğ edildiği, davacının, 12.04.2016 tarihinde iş bu davayı açtığı, davacının emekli maaşına, Kurumun 20.06.2012 tarihli haciz bildirgesi ile, 1/3 oranında haciz konulduğu anlaşılmaktadır.
Yine dosyada yer alan, 10.12.2004 tarihli, 11-152/58/SR: 17 sayılı muvazaalı devir araştırmasına yönelik müfettiş raporunda; işyeri sahibinin 05.04.2004 tarihinde değiştiği ve fabrikanın yeni sahibinin ... Tekstil Tur. San ve Tic.Ltd. Şti. olduğu, bu Şirketin işyerini ... Giyim San. Taah. ve Tic. Ltd. Şti.nden 5 yıllığına kiraladığı, kira başlangıç tarihinin 05.04.2004 olduğu, Kurumda işlem gören 2.1413.01.01.0028357.037 sicil sayılı işyeri dosyasının ... Giyim San. Taah. ve Tic. Ltd. Şti.ne ait olduğu, 2.1413.01.01.1007309.037.13 sicil sayılı işyeri dosyasının ise ... Tekstil Tur. San ve Tic.Ltd.Şti. adına açtırıldığı, kira başlangıç tarihi 05.04.2004 olmasına karşın 2.1413.01.01.1007309.037.13 sicil sayılı işyeri dosyasının açılış tarihinin 19.04.2004 olduğu, işyerinde yapılan fiili denetimde çalışmaları saptanan bir çok sigortalının devir tarihi olarak baz alınması gereken 06.04.2004 tarihinden önce işe girdiklerinin, nitekim Tsi çırak olmak üzere toplam 74 çalışandan önemli bir kısmının kesintisiz bir şekilde eskiden beri çalışmakta olduklarının tespit edildiği, 2004/4 üncü ayda işçilerden Mustafa Karaçam"ın 30 gün ve 12 sigortalının da 24"er gün Kuruma bildirildikleri, dolayısıyla her iki işverenin Kuruma yapmış olduğu kendi bildirimlerine göre, işyerinde aynı anda iki işverenin sigortalılarının varlığının söz konusu olduğu, başka bir ifadeyle işyeri ... Tekstil Tur. San ve Tic.Ltd. Şti"ne geçtikten sonra da ... Giyim San. Taah. ve Tic. Ltd. Şti.nin sigortalılarının varlıklarını devam ettirdikleri belirtilmiştir.
Eldeki davada, yukarıda yer alan açıklamalar ve bilgiler ışığında, dava dışı ... Giyim San. Taah. ve Tic. Ltd. Şti.’ne ait prim ve işsizlik sigortası borçlarından, 5198 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği, 06.07.2004 tarihi öncesini kapsayan dönem yönünden, borçların zamanaşımına uğradığı anlaşılmakla, Mahkemece 06.07.2004 sonrası dönem yönünden zamanaşımını kesen bir sebep olup olmadığı irdelenmeli, şirketler arasında devir işleminin geçerli olup olmadığı araştırılmalı, dava konusu ödeme emirlerinin tebliğinden önce yapıldığı anlaşılan, davacı yanın maaşına konulan haciz işleminin dayanağı tebliğ edilmiş ve kesinleşmiş bir takip olup olmadığı belirlenmek suretiyle, toplanan deliller ışığında varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 03.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.