6. Ceza Dairesi 2013/34462 E. , 2016/2324 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Yağma suçunun, TCK’nın 149/1.maddesinin (c ve h) bentlerine aykırı biçimde, birden fazla kişi tarafından birlikte ve gece vakti işlenmesine karşın, TCK’nın 61.maddesi gereğince hüküm kurulurken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi ve sonuç cezanın "3 yıl 8 ay 13 gün" yerine, "3 yıl 8 ay 12 gün" olarak yazılması karşı temyiz bulunmadığından; sanık hakkında mahkemece uygulama yapılırken TCK 168/3.maddesinin, 31/3.maddesinden önce uygulanması suretiyle aynı Kanunun 61.maddesine aykırı davranılması, sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hâkimler Kurulunun takdirine göre, sanık ... savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün istem gibi ONANMASINA,
II-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik yapılan temyiz incelemesine gelince;
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan TCK’nın 109.maddesi gereğince zamanaşımı süresi içinde işlem yapılması olanaklı görülmüştür.
Yağma suçunun, TCK’nın 149/1.maddesinin (c ve h) bentlerine aykırı biçimde, birden fazla kişi tarafından birlikte ve gece vakti işlenmesine karşın, TCK’nın 61.maddesi gereğince hüküm kurulurken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yağma suçunun, TCK’nın 149/1.maddesinin (c ve h) bentlerine aykırı biçimde, birden fazla kişi tarafından birlikte ve gece vakti işlenmesine karşın, TCK’nın 61.maddesi gereğince hüküm kurulurken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar TCK"nın 53/1-a-b-c-d-e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; ancak, TCK"nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildiği takdirde, kendi altsoyu üzerinde TCK"nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluğunun sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK"nın 53. maddenin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, "Sanığın, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı
seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1.maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamasına" cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.