11. Ceza Dairesi 2016/12656 E. , 2018/7763 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : 1- Sanıklar ... (Küçüksöker), ... ile ... haklarında Beraat
2- Sanık ... hakkında;Mahkumiyet
A) Sanıklar ..., ... (...), ... ve ... hakkında kurulan beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesi:
Yüklenen suçların sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
B) Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesi:
11.11.2008 – 11.05.2009 tarihleri arasında şirket müdürü olan sanık hakkında 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından açılan kamu davasında; yüklenen suçun unsurlarının ve maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti için;
1- Sahte fatura düzenleme suçunun maddi konusunun fatura olması; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 230. maddesinin 1. fıkrasında, faturalarda bulunması zorunlu olan bilgilerin neler olduğunun belirtilmesi, aynı Kanun’un 227. maddesinin 3. fıkrasında ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak, kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır."" hükmünün yer alması karşısında; sanığın müdürü olduğu şirketten mal veya hizmet aldığına dair Ba formu ile bildirimde bulunan mükelleflerden veya bu mükelleflerin bağlı bulunduğu Vergi Dairesi Başkanlıklarından sorulmak suretiyle, sanığın sorumlu olduğu dönemlerde sahte olarak düzenlendiği iddia olunan faturaların asıllarının veya onaylı örneklerinin getirtilip incelenmesi ve 213 sayılı Kanun’un 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içerip içermediğinin tespit edilmesi,
2- Faturaların zorunlu bilgileri içerdiğinin tespit edilmesi durumunda;
a) Faturaların sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını söylemesi halinde; faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
b) Faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ait olmadığının anlaşılması halinde ise; faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak, tanık sıfatıyla dinlenmeleri; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
3- Kabule göre;
a) Zincirleme suç halinde, zincire dahil olan suçlardan daha ağır olanı esas alınarak temel cezanın belirlenmesi, daha sonra diğer suçların sayısı ve bu suçlardan meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı dikkate alınarak belirlenecek orana göre TCK’nin 43. maddesinin 1. fıkrasının uygulanması gerektiği gözetilmeden; suç konusu belge sayısının, hem temel cezanın belirlenmesinde hem de TCK’nin 43. maddesinin 1. fıkrasının dikkate alınarak “çifte değerlendirme yasağı” ilkesine aykırı davranılması,
b) Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, bozmanın, “2007, 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından” hakkında kurulan mahkumiyet hükümleri temyiz edilmeyen diğer sanık ...’a CMUK"nin 325. maddesi gereğince sirayet ettirilmesine, 09.10.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.