Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/18534
Karar No: 2018/5818
Karar Tarihi: 24.05.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/18534 Esas 2018/5818 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/18534 E.  ,  2018/5818 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı; 06.07.2015 tarihinde davalıya ait elektrik tellerinde oluşan kıvılcımların yere düşmesi sonucunda muhtelif sayıda bağ ve badem ağacının bulunduğu taşınmazının yandığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10,00 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 22.03.2016 tarihli dilekçesi ile talebini 60.315,47 TL"ye yükseltmiştir.Davalı; davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kabulüne, 60.315,47 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 06/07/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş olup, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Dava; davalıya ait enerji nakil hattından çıkan yangın nedeni ile uğranılan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir.Bilindiği üzere zarar, malvarlığında meydana gelen bir azalmayı yani eksilmeyi ifade eder. Bu eksilme, mal varlığının zarar verici eylemin işlenmesi sonucu içine düştüğü durum ile bu eylem olmasa idi mal varlığının bulunacak olduğu durum arasındaki farktan ibarettir. Nitekim tazminatın amacı da, mal varlığındaki eksilmenin giderilmesi ve onun eski duruma getirilmesinin sağlanmasıdır. Bir başka ifadeyle, tazminat miktarı hiçbir zaman gerçek zararı aşmamalıdır.Yerleşmiş Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere; meyveli ağaçların yaşamına son verilmesinden doğan zararın, bunların kaim değerinin tespiti suretiyle takdiri gerekmektedir. Bir ağacın kaim değerini bulmak için uygulanması gereken yöntem ise, ağaçların bulunduğu yerin ağaçlı değeri ile ağaçsız değeri arasındaki farkın tespiti ile bu farkın o yerde bulunan ağaç sayısına bölünmesi suretiyle gerçeğe en yakın zararın belirlenmesidir.Yerel Mahkemece hükme esas alınan 22.01.2016 tarihli ziraat bilirkişi raporunda; taşınmazlarda 20-22 yaşlarında 6 adet nar ağacı ile 320 adet bağ teveğinin yandığı belirtilmiş ise de, belirlenen bu sayıların nasıl belirlendiğine ilişkin bir açıklama ve değerlendirme bulunmadığı, zarar miktarının yukarıda ifade edildiği şekilde hesaplanmadığı, söz konusu bağ tevekleri ve ağaçlar için yapılmış olan hasat, nakliye, gübreleme vb. masrafların da raporda değerlendirilmediği gibi, zarar gören bağ ve ağaçların değerinin hesaplanma yöntemi belirtilmemiştir. Bu haliyle, anılan raporun Yargıtay denetimine açık ve hüküm vermeye yeterli olmadığı anlaşılmaktadır.Kaldı ki, dava konusu yangına ilişkin olay yeri görgü tespit tutanağında ortalama 200 tane bağın zarar gördüğü, itfaiyenin yangın raporunda ise 110 adet bağ teveğinin yandığının belirtildiği de gözetildiğinde, bilirkişi raporunda yandığı belirtilen bağ ve ağaçlar ile dosya kapsamındaki diğer tespitler arasında çelişkiler mevcut olup, bu çelişkiler giderilmemiştir.
    3- Hüküm tarihinde yürürlükte olan 6100 sayılı HMK"nun 26.maddesine göre; ""Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.""Dava dilekçesinde badem ağaçlarının zarar gördüğünün belirtilmiş olmasına rağmen, hükme esas alınan bilirkişi raporunda nar ağaçları yönünden tespit ve hesaplama yapılmıştır.
    Mahkemece; davacı vekilinin talebi ile bağlı kalınarak; varsa zarar gören badem ağaçları tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekir. HMK"nın yukarıdaki hükmüne aykırı olarak talepten farklı hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Hal böyle olunca mahkemece; yukarıda ifade edilen hususlar ve açıklamalar dikkate alınmak suretiyle, İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü verileri ile karşılaştırma yapılarak, davaya konu edilen bağ teveği ve varsa badem ağaçların da meydana gelen zararı net bir şekilde ortaya koyacak, yukarıda ifade edilen eksiklikleri giderir nitelik ve nicelikte önceki bilirkişiler dışında alanında uzman ziraat bilirkişisinden Yargıtay ve taraf denetimine elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar vermek gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci ve üçüncü bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi