1. Hukuk Dairesi 2015/552 E. , 2015/1965 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ORTACA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/06/2013
NUMARASI : 2011/225-2013/528
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yenileme çalışmalarının iptali, teknik hataların düzeltilmesi davası sonunda, yerel mahkemece davanın, elatmanın önlenmesi talebi yönünden kabulü ile diğer taleplerinin reddine ilişkin olarak verilen karar davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava; elatmanın önlenmesi, yenileme çalışmalarının iptali, teknik hataların düzeltilmesi istemine ilişkindir.
Davacı, kayden maliki olduğu tarla vasfında, 10.333,60 m² yüzölçümlü 118 ada, 34 parsel sayılı taşınmazı 20 yılı aşkın süredir, nizasız ve fasılasız sınırları değişmeden ağaçlandırmak suretiyle kullandığını, köyde yapılan yenileme kadastrosu sırasında değişmeyen sabit sınırlarda sistematik kaymalara neden olunduğunu, sonuç olarak davalıya ait komşu 35 nolu parselin, maliki bulunduğu 34 sayılı parsele 20 cm tecavüzlü hale geldiği gibi kadimden beri değişmeyen sulama, kurutma kanalı ve arıkların da kendi parseli içerisinde kaldığını ileri sürerek yenileme çalışmalarının iptali ile sınırların eski haline getirilmesi, kadastro çaplarının yenileme öncesinde olduğu gibi tapuya tesciline, teknik hataların düzeltilmesine ve elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı Kadastro Müdürlüğü; davanın reddi gerektiğini bildirmiş, diğer davalı T.. G.. ise; 35 parsel sayılı taşınmazı 2003 yılında satın alma yoluyla iktisap ettiğini, 2010 yılında ölçüm yaptırmak suretiyle sınıra sulama kanalı açtırdığını, iddiaların yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın eski pafta sınırları ile yenileme pafta sınırlarının birbirine aynen uyduğu, zemin kullanım durumunun yenileme ölçü değerlerine uymadığı, zemin kullanım durumuna göre 118 ada, 34 parsel maliki davacının, davalıya ait 118 ada 35 parselin ekli krokili bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 2.587,30 m²"lik kısmına müdahale ettiği,davalının davacı parseline müdahalesinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 2.587,30 m²"lik alana elatmanın önlenmesine, diğer taleplerin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; davacının 949 parsel (yenileme ile 118 ada, 34 parsel ) sayılı taşınmazda, davalının ise komşu 948 parsel (118 ada, 35 parsel sayılı) taşınmazda kayıt maliki oldukları 2859 sayılı Yasa uyarınca yapılan yenileme kadastro sırasında taşınmaz sınırlarında kayma olduğu iddiasıyla eldeki davanın açıldığı, mahkemece 3 kişilik Harita Mühendisi aracılığıyla yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporu ile 2859 sayılı Yasa uyarınca yapılan yenileme çalışmaları sırasında oluşturulan pafta ile kadastral paftanın uyumlu olduğu, çap sınırlarında bir kaymanın bulunmadığı ancak zemin kullanım durumunun gerek kadastral gerekse yenileme pafta ölçü değerleri ile uyumlu olmadığı, zemin kullanımına göre davalının, davacıya ait 34 parsel sayılı taşınmaza bir müdahalesinin bulunmadığı bilakis davacının, davalıya ait 35 parsele krokide (A) harfi ile gösterilen 2. 587,30 m² tecavüzü olduğunun saptandığı, mahkemece de bilirkişiler tarafından saptanan bu olgu gerekçeli kararda benimsendiği halde gerekçe ile ters düşecek şekilde elatmanın önlenmesine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Hâl böyle olunca; yukarıdaki belirlemeler ve mahkemenin gerekçesindeki benimseme gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken gerekçeye aykırı olarak davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi hakkındaki dava reddedildiğine göre davada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı Kadastro Müdürlüğü lehine nispi avukatlık ücreti taktir edilmesi gerekirken değinilen hususun gözardı edilmesi de isabetsizdir.
Davalıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.