Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5102
Karar No: 2019/11972
Karar Tarihi: 16.12.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/5102 Esas 2019/11972 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2017/5102 E.  ,  2019/11972 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili ile davalı ... tarafından talep edilmiş, davacı vekilince de duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 10.12.2019 Salı günü davacı vekili Av. ... ile davalılar ... ve ... Konutları Konut Yapı Kooperatifi vekili Av. ... geldi. Diğer davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, müvekkilinin davalı borçlu konut yapı kooperatifinden mahkeme kararı ile kesinleşen alacağı olduğunu, alacağın tahsili amacıyla kooperatif ve üyeleri hakkında ihtiyati haciz kararı aldığını, itiraz üzerine mahkemece itirazın reddine karar verildiğini, ancak temyiz üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesince verilen 23/12/2008 tarih 2008/7589 E-2008/7604 K sayılı ilamı ile "davanın tarafı olan kooperatifin hukuki varlığını sürdürdüğü ve alacağın kooperatiften tahsili imkansız hale gelmediği sürece kooperatif ortakları, kooperatif borcundan sorumlu tutulamazlar" denildiğinden, kooperatif üyelerine başvurulamadığını, bu arada ferdileşmelerin gerçekleştiğini ve davalı borçlu kooperatif açısından icra takibinin semeresiz kaldığını, borçlu kooperatifin müvekkiline olan borcunu ödemediği ve yargılama sırasında da ferdileşmeye giderek bilerek ve kötü niyetli şekilde ortaklarına tapuların devir işlemlerini gerçekleştirdiğini, davalıların davalı kooperatif üyeleri olup kooperatifin müvekkiline olan borçlarını bilebilecek durumda olduklarını, tapuda davalılar adına yapılan devir işlemlerinin geçersiz olduğunu belirterek, davaya konu 1, 6, 7, 8, 14, 27 ve 29 nolu taşınmazların kooperatif adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ..., davacı şirketin ortağı ve yetkilisi ..."den 16.05.2005 tarihinde 223.500,00 TL bedelle ve bankadan konut kredisi kullanarak 7 nolu daireyi satın aldığını, satın alma aşamasında bizzat davacı şirket yetkilisi ve ortağı ..."ye ödeme yaptığını, belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ..., davacının ... konutları Yapı Kooperatifinin ferdileşmeye giderek tescilin gerçekleştiği, ... ili ... ilçesi ... mahallesi ... mevkii 4665 ada 3 nolu parselde 1 nolu dairenin tescil talebinin iptal edilerek kooperatif adına tescil edilmesi ve satışının engellenmek için şerh konulması talebi ile açılan davanın reddini talep etmiştir.
    Davalı kooperatif ve ... vekili, davalıların ortağı olduğu kooperatif ile aralarında konut inşaat yapım sözleşmesinden doğan bir ilişki olduğunu, sözleşmeye göre üstlendiği ... ili ... ilçesi ... mahallesi ... mevkii 31,L,1 pafta 4665 ada 3 numaralı parselde kain taşınmaz üzerinde bina inşa ettiğini, bu edinim karşılığı davalı kooperatif tarafından ödenmesi gereken bedelden tahsil edemediği bakiye kısmı tahsil maksadıyla İzmir 3. Asliye
    Ticaret Mahkemesi"nin 2006/740 esas sayılı dosyası ile alacak davası açtığını, davanın müvekkilleri yönünden usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, davacının alacağının doğum tarihi (en erken) alacak iddiası ile İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2006/740 E sayılı dosya ile dava açtığı tarihin 2006 yılı olduğu, davalı kooperatifin yargılama esnasında kötüniyetli biçimde ferdileşmeye geçtiği ve devir işlemlerini yaptığı iddiası ile tamamen gerçek dışı olduğu, davacının alacağının doğum tarihi, dava konusu iptali istenen tasarruf tarihinden sonra olduğu için davalı koşulunun gerçekleşmediğini ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, hak düşürücü süre geçtiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ..., davanın reddini savunmuştur.
    İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın hak düşürücü süre nedeni ile reddine karar verilmiş, Mahkemenin bu kararı aleyhine, davacı şirket vekili ile davalı ... istinaf başvurusunda bulunmuş, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince davacı vekilinin istinaf başvurusu; dava konusu taşınmazların 2005-2006 yıllarında ferdileşme nedeniyle davalılar adına tapuya tescil edildiği, tescil tarihinden davanın açıldığı tarih olan 04/03/2016 tarihine kadar 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği belirtilerek, esastan reddedilmiş, bu karar davacı şirket vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    İlk derece mahkemesince verilen karara yönelik olarak davacı şirket vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi"nce esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi, HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına ve davanın reddine karar verildiğinden davalı ...’un hükmü temyiz etmesinde hukuki yararının bulunmadığının anlaşılmasına göre; usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı şirket vekili ile davalı ...’un temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi"nce verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA; HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesi"ne, Dairemiz karar örneğinin ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi"ne gönderilmesine, 2.037,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılar ... ve ... Konut Yapı Kooperatifine verilmesine, 2.037,00 TL vekalet ücretinin ..."dan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, duruşmada vekille temsil olunmayan davalılar ..., ..., ..., ... ve ... yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 13,00"er TL kalan onama harçlarının temyiz eden davacı ve davalı ..."dan ayrı ayrı alınmasına 16.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi