Yaralama - hakaret - tehdit - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/1262 Esas 2018/1975 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/1262
Karar No: 2018/1975
Karar Tarihi: 19.02.2018

Yaralama - hakaret - tehdit - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/1262 Esas 2018/1975 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi         2016/1262 E.  ,  2018/1975 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Yaralama, hakaret, tehdit
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    KARAR
    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan ve CMK"nın 260/1. maddesi uyarınca hükmü temyize hakkı bulunduğu belirlenen ...’ın katılma talebi hakkında karar verilmemiş ise de, CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına, vekilinin de katılan vekili olarak kabulüne karar verilerek dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Katılan sanık ...’ın kamu görevlisinin sahip bulunduğu nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle gerçekleştirdiği yaralama suçuna karşı sanık ... tarafından hakaret suçunun işlendiği anlaşıldığından, sanık ... hakkında TCK’nın 125/1. maddesi uyarınca hüküm kurulması yerinde görülmekle, bu husus açısından tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir. (Özkan GÜRDOĞAN, Hakaret Suçu, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara 2012, s. 72) (Durmuş TEZCAN- Mustafa Ruhan ERDEM- Murat ÖNOK, Teorik ve Pratik Ceza Özel Hukuku, B. 5, Ankara 2007, s. 432)
    1-) Sanık ... hakkında yaralama suçuna ilişkin, kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, yerel mahkemece verilen temyiz isteminin reddine ilişkin ek karara yönelik sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden, tebliğnameye uygun olarak, yerel mahkemenin redde ilişkin ek kararının ONANMASINA,
    2-) Sanık ... hakkında hakaret ve tehdit suçlarından kurulan hükümlerin temyizine gelince;
    Sanığa yükletilen hakaret ve tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak;
    TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun, uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekili ile sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak hükümlerin BOZULMASINA, ancak; bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca hüküm fıkrasından TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin kısımların çıkartılması suretiyle HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.02.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.