Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7540
Karar No: 2017/9921
Karar Tarihi: 30.11.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/7540 Esas 2017/9921 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2016/7540 E.  ,  2017/9921 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi




    Davacı, ölüm aylığını kesen Kurum işleminin iptaline, malul olduğu dönem ölüm aylığına hak kazandığının tespitine, ödenmeyen aylıkların faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
    K A R A R

    Davacı, babasının ölümünden sonra bağlanan aylığının 18 yaşını doldurması sebebiyle 1990 yılında kesildiğini ancak bu tarihte malul durumda bulunduğunu belirterek malul olduğu dönemde ölüm aylığına hak kazandığının tespiti ile ölüm aylıklarının yasal faizi ile birlikte ödenmesine ve başvuru tarihinden itibaren memur maaşıyla birlikte ölüm aylığına hak kazandığının tespiti ile ölüm aylıklarının yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabul ve kısmen reddi ile davacıya bağlanan ölüm aylığının kesilmesine ilişkin kurum işleminin kısmen iptaline, davacının 13/10/2014 tarihini takip eden aybaşından itibaren ölüm aylığı ödenmesi gerektiği, kesilmiş aylıkların ödenmesi gereken tarihlerden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının babasının 04/01/1980-26/01/1983 tarihleri arasında sigortalısı olduğu ve 26/01/1983 tarihinde vefat ettiği, babasının ölümünden sonra davacıya 01/02/1983 tarihi itibariyle ölüm aylığı bağlandığı, davacının 18 yaşını tamamlaması sebibiyle 01/12/1990 tarihinde ölüm aylığının kesildiği, 23/09/2010 tarihli mahkeme kararı ile davacıya vasi atandığı ve 07/04/2014 tarihli karar ile vasi tayini kararının ortadan kaldınılmasına karar verildiği, davacının 01/08/2009-31/08/2010 tarihleri arasında 5510 sayılı Yasanın 4/1-(a) bendi kapsamında sigortalı olduğu, 13/09/2010 tarihinden itibaren de 5510 sayılı Yasanın 4/1-(c) bendi kapsamında çalışmaya başlığı, davacının 13/10/2014 tarihli başvurusuna Kurum tarafından verilen 15/10/2014 cevapta ölüm aylığının kesildiği 01/12/1990 tarihinden sonra maluliyet durumunun tesipiti için bir talebinin olmamaması sebeyile geriye dönük maaş bağlanamayacağının bildirildiği, davacının çeşitli hastanelerin psikiyatri bölümlerinden alınmış sağlık raporlarının bulunduğu anlaşılmaktadır.
    .../...
    Uyuşmazlık, esnaf sigortalısı olan babasının ölümünden sonra ölüm aylığı bağlanan ve 18 yaşının tamamlaması sebebiyle 01/12/1990 tarihinde ölüm aylığı kesilen davacının malul erkek çocuğu sıfatıyla ölüm aylığı almaya devam edip edemeyeceği noktasında topanmaktadır.
    1479 sayılı Yasanın 3165 sayılı Yasa ile değişik 46. maddesinin son fıkrasında “Sigortalının çocuklarına bağlanan aylıkları; çocuğun 18 yaşını, orta öğrenim yapması halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını dolduracağı tarihe kadar devam eder. Bu yaşları doldurdukları tarihlerde çalışamayacak durumda malul olan çocukların aylıkları, bu yaşlara vardıktan sonra da kesilmez.” hükmü bulunmaktadır.
    Söz konusu hükümde 02/08/2003 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 4956 sayılı Yasa ile değişiklik yapılmış olup “Sigortalının erkek çocuklarına bağlanan aylıklar, çocuğun onsekiz yaşını veya bu Kanun ile diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmamaları koşuluyla, orta öğrenim yapması halinde yirmi yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde yirmibeş yaşını dolduracağı tarihe kadar devam eder. Bu yaşları doldurdukları tarihte çalışamayacak durumda malûl olan erkek çocukların aylıklarının ödenmesine devam olunur.” denilerek malul çocuklar bakımından getirilen düzenleme korunmuştur.
    Her uyuşmazlık hakkın doğumu tarihindeki hükümlere göre değerlendirilmelidir. Davacı açısından malul erkek çocuğu sıfatıyla ölüm aylığı alıp alamayacağının belirlenmesi gereken tarih 18 yaşını doldurması sebibiyle ölüm aylığının kesildiği 01/12/1990 tarihidir. Bu durumda, 5510 sayılı Yasanın geçici 1. maddesi gereğince davacının talebinin 1479 sayılı Yasa kapsamında değerlendirilmesi ve bu Yasanın 46. maddesinin son fıkrası gereğince malul erkek çocuğu olarak ölüm aylığı almaya hak kazanıp kazanamadığının belirlenmesi gerekmektedir.
    Ayrıca, davacının talebi değerlendirilirken 1479 sayılı Yasanın 78/2. maddesinde yer alan “Malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarından herhangi bir döneme ilişkin aylığını beş yıl içinde almıyanların bu döneme ilişkin aylıkları ödenmez.” hükmü ile 5510 sayılı Yasanın 97/1. maddesinde “Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, iş kazası, meslek hastalığı, vazife malullüğü ve ölüm hallerinde bağlanması gereken gelir ve aylıkların, hakkın kazanıldığı tarihten itibaren beş yıl içinde istenmeyen kısmı zamanaşımına uğrar.” hükmü de dikkate alınmalıdır.
    Yapılacak iş, davacının ölüm aylığının kesildiği 01/12/1990 tarihinde çalışamayacak durumda malul olup olmadığı ve bu maluliyetinin devam edip etmediğini belirlemek, 1479 sayılı Yasanın 78/2. maddesi ile 5510 sayılı Yasanın 97/1. maddesi hükümlerini de göz önünde bulundurarak sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacı vekili ve davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine,
    30/11/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi