12. Ceza Dairesi 2019/489 E. , 2019/2830 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 1-2010/92 ve 2012/26 Esas sayılı dosyalarda; 5271 sayılı CMK"nın 223/7. maddesi uyarınca davanın reddi,
2-2010/15, 2010/122 ve 2011/756 Esas sayılı dosyalarda; 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e, 67/3-4, 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca düşme
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık hakkında açılan davaların reddine ve zamanaşımı nedeniyle düşmesine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-2012/26 Esas sayılı dosya kapsamında verilen davanın reddine ilişkin hükmün incelenmesinde;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, sanık hakkında açılan davanın, sanığın dava konusu eylemi nedeniyle daha önce yargılandığı, aynı eylemin mükerrer olarak dava konusu yapıldığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından, katılan vekilinin, eksik inceleme ve delillerin takdirinde hata ile karar verildiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, davanın reddine ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
2-2010/15, 2010/122 ve 2011/756 Esas sayılı dosyalar kapsamında verilen zamanaşımı nedeniyle düşmeye ilişkin hükmün incelenmesine gelince;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, sanık hakkında açılan davaların, sanığın sorgu tarihi ile inceleme tarihi arasında 8 yıllık olağan zamanaşımının dolmuş olduğu, gerekçeleri gösterilerek mahkemece düşmesine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından, katılan vekilinin, zamanaşımının dolduğuna dair kanaatin hatalı olduğuna ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
10/04/2014 tarihli karar ile sanık hakkında 2011/756 Esas sayılı dosya kapsamında görülen davanın reddine hükmedildiği, anılan kararın 03/06/2014 tarihinde temyiz edilmeden kesinleştiği gözetilmeksizin, 2011/756 Esas sayılı dosya bakımından da zamanaşımı nedeniyle düşme yönünde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan “ve 2011/756” ibaresinin hükümden çıkarılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3-2010/92 Esas sayılı dosya kapsamında verilen davanın reddine ilişkin hükmün incelenmesinde ise;
Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, 2863 sayılı Kanunun 65/1. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık zamanaşımına tabidir. Kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, zamanaşımını kesen en son işlem, 12/04/2010 tarihli sorgu olup, anılan tarihten itibaren 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık zamanaşımı karar tarihinden önce gerçekleşmiş olmakla, dosya içeriği itibariyle de, 5271 sayılı CMK"nın 223/9. maddesindeki derhal beraat kararı verilmesini gerektirir şartlar bulunmadığından, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince sanık hakkındaki kamu davasının DÜŞMESİNE, 28/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.