13. Ceza Dairesi 2016/13569 E. , 2018/3041 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I) Sanık ... hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53. madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
2- Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümde; atılı suçtan TCK"nın 51/3. madde ve fıkrası uyarınca "cezası ertelenen sanık hakkında, mahkûm olunan ceza süresinden az olmamak kaydıyla bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir." hükmüne aykırı olarak denetim süresi belirlenmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm ile mala zarar verme suçunda denetim süresine ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerlerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” ile hüküm fıkrasından TCK’nın 51/3. maddesi uyarınca belirlenen denetim süresinin “1 yıl” olarak değiştirilmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II) Sanık ... hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme suçları ile sanık ... hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
1-Aşamalarda değişmeyen savunmalarında suçlamayı kabul etmeyen sanık ..."in savunmasının aksine diğer sanık ..."in sonradan değiştirdiği, soruşturma aşamasında verdiği atfı cürüm niteliğindeki beyanı dışında delil bulunmaması karşısında; mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemeyen sanığın anılan suçlardan beraati yerine, yazılı şekilde mahkumiyetine kararı verilmesi,
Kabule göre de;
2-Konut dokunulmazlığını bozma suçunun zarar doğurmaya elverişli suçlardan olmadığı ve adli sicil kaydına göre sabıkası bulunmadığı anlaşılan sanıklar hakkında, 5271 sayılı CMK"nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen “kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde takdirin gerekçelerinin kararda gösterilmesi gerekirken, “ müştekinin zararlarını gidermediği ” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan ve dosya kapsamıyla uyuşmayan gerekçe ile sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
3-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ile sanık ..."in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 28.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.