20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/8386 Karar No: 2017/4306 Karar Tarihi: 11.05.2017
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/8386 Esas 2017/4306 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2016/8386 E. , 2017/4306 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 14/06/2013 havale tarihli dilekçe ile; ... ilçesi...mevkii Mayıs 1322 tarih 30 sıra numarada kayıtlı tarım arazisinin paydaşı olduğu, bu tapunun kapsamı içinde olan ... mahallesi 275 ada 82 nolu parselin kadastroda davacının babası (ölü) adına tesbit görmüş iken, Orman Yönetimi tarafından ... Kadastro Mahkemesinde açılan dava neticesinde Kadastro Mahkemesinin 23/03/2009 tarih 2007/244 E.-2009/51 K. sayılı kararı ile taşınmazın kadastro tesbitinin iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilip kesinleşmesi nedeniyle mülkiyet haklarının ihlal edildiği ve karşılığında bir bedel ödenmediği, Devletin kadastro işlemlerinden kaynaklanan sorumluluğunun da 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi kapsamında kaldığı iddiasıyla fazlaya talep hakkı saklı kalmak üzere 10000 TL"nin tazminatın işleyecek yasal faizi ili birlikte davalıdan tahsinini talep etmiştir. Mahkemece, orman niteliğindeki yerin davacı adına tespitinin yapıldığı ancak yapılan tespit kesinleşmeden itiraz etmekle yükümlü olanların süresi içinde görevlerini yerine getirdikleri, bu haliyle henüz davacı adına oluşan bir tapudan bahsedilemeyeceği gibi zilyetlik dışında taşınmazın davacı adına tespitini gerektirir herhangi bir tapu kaydı da bulunmadığına göre, oluşmamış bir tapunun iptali nedeniyle tazminat sorumluluğu doğmayacağı, dolayısıyla ihlal edilen bir mülkiyet hakkının da bulunmadığı, aksi halin kabulünün haksız zilyet olan davacının bu eyleminden yarar sağlayacağı sonucunu doğuracağı açıklanarak davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasıdır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 11/05/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.