23. Hukuk Dairesi 2015/7272 E. , 2016/1749 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kayıt kabul davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı vekili, ... masaya alacak kaydı yaptırıldığını, masaca alacağın 288 numara ile .... sayılı ilamına istinaden iflas idaresince ... kabul edildiği anlaşıldığından mükerrer yaptırılan işbu alacak kaydının reddine karar verildiğini, 288 numaralı kayıt hakkında verilen kararda alacak talebinin ... olduğu, yönetmelik gereğince alacak konusu edilen rücu talebine dayanak teşkil eden hüküm bulunmadığı, alacaklı tarafından açılan davanın halen derdest olduğu, mahkeme kararı gereğince işlem yapılması gerektiği, ortada mahkeme kararı ile kesinleşen herhangi bir alacak bulunmadığı gerekçeleriyle dava sonucunun beklenmesine karar verildiğini, iflas idaresince alacaklarının kabul veya ret edildiği konusunca herhangi bir karar verilmediğinin alacaklarının kabulü anlamına gelmediğini ileri sürerek,..."nin masaya üçüncü sıra alacak olarak kayıt ve kabulünü talep ve dava etmiştir.
Davalı iflas idaresi, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia ve tüm dosya kapsamına göre.... sayılı ilamına dayalı olarak talep edilen 498 kayıt numaras... olarak 4. sıraya kayıt ve kabulüne karar verildiği, bu durumda dava şartı olan hukuki yarar şartının gerçekleşmediği, davacının yeniden kayıt kabul isteminde hukuki yarar olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, kayıt kabul istemine ilişkindir.
İİK"nın 234/1. maddesi, "İflas idaresi sıra cetvelini iflas dairesine verir ve alacaklıları 166. maddenin 2. fıkrasındaki usule göre ilan yoluyla haberdar eder." hükmünü, 235/1. maddesinin ilk iki cümlesi, "Sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki Ticaret Mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223. maddenin üçüncü fıkrası hükmü mahfuzdur." hükmünü içermektedir. Bu madde hükümlerinden de anlaşılacağı üzere, iflas sıra cetveline itiraz davaları süreye tabi olup, bu
usus üzerinde mahkemece re"sen durulmalıdır. Bu süre, kural olarak sıra cetvelinin İcra İflas Kanunu"nun 166. maddesinde gösterilen usulde ilanından itibaren işlemeye başlar, eğer davacı, aynı Kanun"un 223. maddesine göre, tebliğe elverişli adres gösterir ve gerekli masrafı avans olarak yatırırsa, süre kendisine yapılan tebliğden itibaren hesaplanır.
Bu itibarla sıra cetvelinin hangi tarihte hangi gazetede yayınlandığının tereddüde yer bırakmayacak şekilde açıklıkla belirtilmesi ve davacının tebliğe elverişli adres bildirip, gerekli avansı yatırıp yatırmadığının net olarak bilinmesi şarttır.
Dosyada bulunan ... tarihli yazısında, davacı vekili tarafından masraf yatırılmadığı bildirilmiş, Dairemizin ... sayılı geri çevirme kararı üzerine gönderilen belgelerden, sıra cetvelinin 03.06.2012 tarihinde ..., 07.06.2012 tarihinde ... ilan edildiği, davacı tarafa sıra cetvelinin 20.06.2012 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmış olup, bu bilgilere göre kayıt başvurusu sırasında tebliğ masrafı vermeyen davacı tarafça en son ... ilanın yapıldığı 07.06.2012 tarihinden itibaren İİK"nın 235/1. maddesinde düzenlenen onbeş günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra 26.06.2012 tarihinde dava açıldığı anlaşılmıştır.
İİK"nın 235/1. maddesinde düzenlenen onbeş günlük dava açma süresi hak düşürücü süre olup, mahkemece, davanın hak düşürücü süre içinde açılmasına ilişkin özel dava şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle HMK"nın 114/2 ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken, süresinde açılan davalar ile ilgili hukuki yarar yokluğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi doğru olmamış ise de; karar sonucu itibariyle doğru olduğundan davacı vekilinin temyiz itirazları incelenmeksizin HUMK"nın 438/son maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilerek ve hüküm fıkrasında yapılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hüküm fıkrasının aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazları incelenmeksizin, kararın gerekçesi değiştirilerek ve hüküm fıkrasının 1 no"lu bendinde yer alan "dava şartı olan hukuki yarar yokluğundan" ibaresi çıkarılarak yerine, "HMK"nın 114/2 ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden"" ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 21.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.