Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/7628
Karar No: 2022/1515
Karar Tarihi: 01.03.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/7628 Esas 2022/1515 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, annesine gönderdiği paralarla davalı tarafından satın alınan taşınmazların tapu kayıtlarının iptalini ve kendi adına tescil edilmesini talep etti. Mahkeme davayı kısmen kabul etti ve bir taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini kararlaştırdı. Davacı, davalılar ve katılma yoluyla davalılar temyiz etti. Yargıtay, davacının yazılı delile veya başlangıcına dayanmadığı için davanın reddedilmesi gerektiğine karar verdi ve inançlı işlem ile ilgili kanun maddelerini açıkladı.
Kanun Maddeleri:
- İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere mal varlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içeren işlemlerdir.
- İnançlı işlemde inanılan, hakkını kullanırken kararlaştırılan koşullara uymayı, amaç gerçekleşince veya süre dolunca hak veya nesneyi tekrar inanana (veya onun gösterdiği üçüncü kişiye) devretmeyi yüklenmektedir.
- İnançlı sözleşmeler, yazılı delil ile kanıtlanabilir. Bu yazılı delil, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge olmalıdır. Yazılı delil başlangıcı niteliğinde bir belge varsa, inanç sözleşmesi her türlü delille ispat edilebilir. Yemin delili ile de ispat edilebilir.
7. Hukuk Dairesi         2021/7628 E.  ,  2022/1515 K.

    "İçtihat Metni"

    7. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    ...

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27/11/2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29/06/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalı ... ve katılma yoluyla davalılar ... ile ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:


    K A R A R
    1.DAVA
    1.1. Davacı vekili; müvekkilinin 1970'li yıllarda çalışmak için yurt dışına gittiğini, gayrimenkul alması için annesine paralar gönderdiğini, davalının gönderilen paralarla 1047 ada 16 parsel nolu işyerini 13.03.1989 tarihinde ve ... ada 11 parsel nolu taşınmazın ¼ payını 03.12.1990 tarihinde kendi üzerine satın aldığını ve kendisi adına tapuya tescil ettirdiğini, tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tapuya tesciline, kabul görmediği takdirde ise 20.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir..
    2. CEVAP
    2.1. Davalılar davanın reddini savunmuştur.
    3. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    3.1. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, 1047 ada 16 parsel sayılı taşınmazın tarafların murisi ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuda tesciline, diğer taşınmaza yönelik tescil isteminin reddine karar verilmiştir.
    4. TEMYİZ
    4.1. Hüküm davacı vekili ile davalı ... , katılma yoluyla davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
    4.2. TEMYİZ NEDENLERİ
    4.2.1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde ... 11 parsel sayılı taşınmazın 1/4 payının iptali ile kendi adına tescili talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir.
    4.2.2. Davalı ... temyiz dilekçesinde 1047 ada 16 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davanın da reddedilmesi gerektiğini açıklamıştır.
    4.2.3. Katılma yoluyla temyiz eden davalılar ... ve ... temyiz dilekçesinde 1047 ada 16 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davanın da reddedilmesi gerektiğini açıklamıştır.
    5. YARGITAY KARARI

    5.1. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    5.2. Davalı ..., katılma yoluyla davalılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
    5.2.1. İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere mal varlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içeren işlemlerdir.
    5.2.2. İnançlı bir işlem ile inanan, sahibi olduğu bir mülkiyet veya alacak hakkını inanılana kazandırıcı bir işlemle devretmekte ancak borçlandırıcı bir sözleşme ile de onu bazı yükümlülükler altına sokmaktadır.
    5.2.3. İnançlı işlemin taraflarını, inanan ve inanılan oluşturur. Bir hakkı ya da nesneyi, güvendiği bir kişiye inançlı olarak devreden kimseye “inanan” adı verilir. Devredilen hak veya nesneyi, kendisine ait bir hak olarak kendi yararına, doğrudan doğruya ve dolayı olarak kullanan kişiye de “inanılan” denir. İnananın, inanılana inançlı olarak kazandırdığı hak ya da nesne ise “inanç konusu şey” olarak nitelenir. İnançlı bir işlemde, kazandırıcı işlemin tarafları ile borç doğuran anlaşmanın tarafları aynıdır.
    5.2.4. İnançlı işlemde inanılan, hakkını kullanırken kararlaştırılan koşullara uymayı, amaç gerçekleşince veya süre dolunca hak veya nesneyi tekrar inanana (veya onun gösterdiği üçüncü kişiye) devretmeyi yüklenmektedir. İnançlı işlem, kazandırmayı yapan kişiye yani inanana belirli şartlar gerçekleşince, kazandırmanın iadesini isteme hakkı sağlayan bir sözleşmedir. Bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde bunun dava yoluyla hükmen yerine getirilmesi istenebilir.
    5.2.5. İnanç sözleşmesi, 05.02.1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ancak, yazılı delil ile kanıtlanabilir. Bu yazılı delil, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge olmalıdır.
    5.2.6. Açıklanan nitelikte bir yazılı delil bulunmasa da, yanlar arasındaki uyuşmazlığın tümünü kanıtlamaya yeterli sayılmamakla beraber bunun vukuuna delalet edecek karşı tarafın elinden çıkmış (İnanılan tarafından el ile yazılmış fakat imzalanmamış olan bir senet veya mektup, daktilo veya bilgisayarla yazılmış olmakla birlikte inanılanın parafını taşıyan belge, usulüne uygun onanmamış parmak izli veya mühürlü senetler gibi) yazılı delil başlangıcı niteliğinde bir belge varsa inanç sözleşmesi “tanık” dahil her türlü delille ispat edilebilir.
    5.2.7. Yazılı delille veya yazılı delil başlangıcı yoksa inanç sözleşmesinin ikrar, yemin gibi kesin delillerle de ispat edilmesi olanaklıdır. Davacının yemin deliline dayanması halinde mahkemenin davacıya bu hakkını hatırlatması gerekir.
    5.2.8. Yukarıda değinilen ilkelere göre, davacının yazılı bir delile dayanmadığı, yazılı delil başlangıcının da bulunmadığı, öte yandan yemin deliline de dayanmadığı anlaşıldığından davasını kanıtladığından söz edilemez. Bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm verilmiş olması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bent uyarınca davalı ... , katılma yoluyla temyiz eden davalılar ... ve ...'in temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.03.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi