4. Hukuk Dairesi 2015/4649 E. , 2016/5648 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 16/02/2009 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kabulüne dair verilen 26/11/2014 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalılar ... ve ... vekili, duruşmasız olarak incelenmesi de davalı ... tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 26/04/2016 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılardan asil ... ve vekilleri Avukat ... ile karşı taraftan davacı vekili Avukat .... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalılar ..., ..., ..."in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davalılar ..., ..., ..."in diğer temyiz itirazlarına gelince;
a) Dava taksirle orman yangınına neden olmadan dolayı uğranılan maddi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istem kabul edilmiş; karar davalılar tarafından temyiz olunmuştur.
Davacı, davalılar ... ve ..."un, diğer davalı ..."in kiraladığı yulaf tarlasında saman balyası yaptıkları sırada, balya makinesinin çıkardığı kıvılcımdan başlayan yangının ormana sirayet etmesi sonucu 15 hektar kızılçam orman alanının yanmasına neden olduklarını bildirerek 6831 sayılı Kanun"un 112. maddesi uyarınca 5.917,81 TL, 114. maddesi uyarınca 39.639,90 TL, yangın söndürme gideri olarak 96.797,16 TL olmak üzere toplamda 142.408,87 TL zarara neden olduklarını bildirerek uğranılan zarar tutarının davalılardan müştereken ve müteselsilen ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar olayın yaz ayında sıcak bir günde meydana geldiğini, tarlanın işlek bir yol kenarında olduğunu, yangının yoldan geçenler tarafından atılan sigara izmaritinden başlamış olacağını, havanın sıcak olmasının etkisi ile yayıldığını, davacının tarlaya sınır olan orman alanını korumak için herhangi bir önlem almamış olduğunu koruma şeridi oluşturmadığını, istenilen tazminatın fahiş olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu uyarınca davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden, davacı idarenin dava konu olan orman yangınını 4 helikopter, 5 uçak, 20 arazöz, 1 dozer ve 4 söndürme işçisinin katılımı ile söndürdüğü anlaşılmaktadır. Ne var ki davacı idare tarafından helikopter ve uçak kullanımına ilişkin ücretin ne şekilde belirlendiği ve ödendiğine yönelik herhangi bir bilgi sunulmamıştır. Davacı idare ile helikopter ve uçakların sahipleri arasında kiralama sözleşmesi yapıldığı ise sözleşmenin süresi ve fiilen kullanım durumunun ücret ödenmesine etkisi araştırılmadan tüm masrafın davalılardan ödetilmesine karar verilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece anılan hususlarda araştırma yapılarak gerek görüldüğü takdirde bilirkişi görüşüne de başvurularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir.
b) Dava konusu orman yangını 02/06/2008 günü, yazın en sıcak olduğu günlerde meydana gelmiş olup, nispi nemin azaldığı, otların kuruduğu, rüzgarın da etkili olduğu olağanüstü hava koşulları nedeni ile meydana gelen zarardan mahkemece olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu 43. maddesi (TBK 51. madde) uyarınca uygun tutarda bir indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemiş olması, ayrıca davacı idarenin tarlaya sınır olan orman alanının korunması yönünde alması gereken önlemleri alıp almadığı, almadı ise bölüşük kusuru nedeni ile Borçlar Kanunu 44. maddesi (TBK 52. madde) uyarınca uygun tutarda bir indirim yapılması gerektiği de gözetilmeden hüküm kurulmuş olması doğru olmamış kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2/a-b) sayılı bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA; davalıların diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve davalılardan ... ile ... yararına takdir olunan 1.350,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine, davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 26/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.