19. Hukuk Dairesi 2015/15717 E. , 2016/5717 K.
"İçtihat Metni"
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 28/04/2015
NUMARASI : 2014/93-2015/153
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, dava dışı şirket ile ... arasındaki genel kredi sözleşmesinde müvekkilinin ve davalının müteselsil kefil olduklarını, dava dışı şirketin 75.000-TL kredi kullandığını ve ödememesi üzerine müvekkilinin kefil sıfatıyla 65.961,62-TL"yi ödemek zorunda kaldığını, payından fazla ödediği borç miktarı kadar diğer müteselsil kefil davalıya rücu hakkı olduğundan, davalı hakkında ... İcra Müdürlüğü" nün ...sayılı icra dosyasından ödenen miktarın yarısı olan 32.980-TL"nin tahsili için takip yaptıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının kredi borcu geri ödemesinin kendisi tarafından yapıldığı iddiasının gerçek dışı olup, kredi borçlusu şirketçe ödendiğini, davacının bir talebi var ise bu şirkete yöneltmesi gerektiğini, müvekkilinin şirket ortaklığından 18/04/2012 tarihinde ayrıldığını ve ticaret siciline tescil ve ilan edildiğini, bu tarihten sonra dava dışı şirketin borçlarından sorumlu olmayacağını, ayrıca 18/04/2012 tarihli karz akdinden de anlaşılacağı üzere müvekkilinin davacıdan aralarındaki karz akdine dayalı olarak 19.000-TL alacağının bulunduğunu, savunmalarının reddi halinde davacıdan olan bu alacağının davacının muhtemel alacağı ile takasını ve mahsubunu talep ettiklerini beyanla, davanın reddine ve davacı aleyhine tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, dava dışı şirketin bankadan 75.000-TL kredi kullandığı, davacının müşterek kefil sıfatıyla toplam 66.173-TL ödediği, BK"nın 167. maddesi uyarınca müşterek kefillerin alacaklıya yaptığı ifadan birbirlerine karşı eşit paylarla sorumlu olacağı ve ödediği fazla miktarı diğer borçludan isteme hakkı bulunduğu, her ne kadar davalı borçlu tarafından davacı ile aralarında karz akdinden kaynaklanan alacak olduğundan bahisle 19.000-TL takas mahsup isteminde bulunulmuş ise de, taraflar arasındaki karz akdinin davacı tarafından kabul edilmediği ve karz akdinden kaynaklanan muaccel bir alacağın bulunmadığı savunulduğundan, davalının bu alacak iddiasının ayrı bir dava konusu olabileceği, dava konusu ile aynı olmadığından BK"nın 139. maddesi uyarınca koşulları oluşmadığından davalının takas mahsup isteminin reddinin gerektiği, alınan bilirkişi raporu da dikkate alınarak, davacının ödediği 66.173-TL"nin yarısı olan 33.086,50-TL"yi davalıdan talep hakkı bulunduğu, icra takibinde 32.980-TL istenmiş olduğundan taleple bağlılık ilkesi de dikkate alınarak, davanın kabulüne, davalının .... İcra Müdürlüğü"nün ... sayılı dosyasındaki itirazının iptaline, takibin devamına, alacak likit olduğundan asıl alacağın %20"si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacının, davalı ile birlikte dava dışı ..."nin bankadan aldığı krediye kefil oldukları ve davacının bu kredi borcuna mahsuben kefil sıfatıyla ödemeler yaptığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmişse de, hükme esas alınan bilirkişi raporu yeterli inceleme içermemekte olup, denetime de elverişli mahiyette değildir. Mahkemece yapılacak iş, banka kayıtları üzerinde yeniden inceleme yaptırılarak, davacının ödemelerinin davalının da kefaleti bulunan krediye karşılık olup olmadığının tespit edilip, ödeme ve borç miktarlarının da belirlenmesiyle sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Ayrıca, davalı karz sözleşmesi sunarak takas mahsup iddiasında bulunmuştur. Davacı ise, 09/05/2014 tarihli cevaba cevap dilekçesinde bu karz sözleşmesini kabul ederek 3.000-TL kısmi ödeme yaptığını savunmuştur. Bu savunma karşısında karz sözleşmesinin davacı tarafından kabul edildiği ve muaccel hale geldiğinin kabulü gerekir. Mahkemece, davalının takas mahsup talebi yönünden de bir karar verilmesi gerekirken bu istemin reddine karar verilmesi de doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte belirtilen sebeplerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 05/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.