17. Hukuk Dairesi 2017/4398 E. , 2019/11912 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu araçların kusurlu olarak sebebiyet verdiği trafik kazası sonucu minibüste yolcu olan müvekkilinin yaralandığını, uzun süre tedavi gördüğünü, tedavinin devam ettiğini, maddi ve manevi zararının oluştuğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, daimi sakatlık (iş göremezlik) olarak 5.000,00 TL maddi tazminat ile 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen ilk hüküm Dairemizin 30/06/2014 tarih, 2012/8739 esas, 2014/10296 sayılı kararıyla, dava konusu motorlu aracın olay günü dava dışı ... Otomotiv Ltd. Şti. tarafından 29/01/2004 tarihli faturayla satın alındığı ve ... Otomotiv Ltd. Şti. elemanı olmadığı yolunda bir itiraz bulunmayan diğer davalı ..."e aynı tarihli irsaliye ile teslim edildiğinin anlaşıldığı, bu durumda mahkemece; aracın teslim edilip edilmediği, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma olup olmadığı, yapılan işlemin maliye ve vergi dairelerine bildirilip bildirilmediği, ... ve ... Grup Ltd. Şti"nin ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmak suretiyle, fatura, ruhsat, cari hesap hareketleri gibi yan delillerle desteklenip desteklenmediği, davalının işletenlik sıfatının devam edip etmediği hususları tartışılarak karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece; bozma ilamına uyma kararı verilerek yapılan yargılama sonunda; maddi tazminat davası açısından davalı .... Şti. aleyhine açılan davanın davalının işletenlik sıfatı bulunmadığından reddine, diğer davalılar açısından maddi tazminat davasına ilişkin verilen karar kesinleşmiş olduğundan ... Grup Ltd. Şti dışındaki davalılar açısından yeniden karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat davası açısından davanın kısmen kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ..., ..., ..., ...’dan haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine, davalılar ..., ..., ..., ... dışındaki davalılar aleyhine açılan manevi tazminat davası ile davacının avans faiz istemine ilişkin talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Hükmüne uyulan bozma ilamı sonrası davalı .... Şti. tarafından dosyaya bir takım bilgi ve belgeler sunulmuş, bu bilgi ve belgelere ilişkin mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu hükme esas alınan 11/11/2015 tarihli raporda; faturalar, davalı .... Şti"ye ait yevmiye defteri ve defter-i kebir sayfa suretleri incelenmiştir. ... ve ... Grup Ltd. Şti"nin ticari defter ve kayıtları ile fatura, ruhsat, cari hesap hareketleri yönünden ayrıca ve açıkça bir tespit veya değerlendirme yapıldığı görülememiştir. Dolayısıyla mahkemece yapılan inceleme Yargıtay bozma ilamı gereklerinin yerine getirildiği söylenemez. Mahkemenin gerekçesinde gösterdiği emsal kararda davacıları farklı olup işletenlik, husumetin yöneltilmesi ile ilgili olup mahkemenin araştırma yapmasına engel bir husus yoktur. O halde Mahkemece Yargıtay bozması doğrultusunda hem ... hem de ... Grup Ltd. Şti"nin ticari defter ve kayıtları getirtilerek, taraflar arasında iddia edildiği şekilde yapılan işin olup olmadığı, fatura, cari hesap hareketleri gibi hususların birlikte değerlendirildiği ayrıntılı, gerekçeli ve denetime uygun şekilde bilirkişilerden ek rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 12/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.